Alfaloji Forum

Sitemizde şu anda bakım yapılmaktadır. Üyelik istekleri ve konular bakım sonrasında onaylanacaktır.

Doğru Bilinen Yanlışlar (Kendi Üzerimden)

boris the unleashed

Forumdan Uzaklaştırıldı
Katılım
10 Ocak 2019
Mesajlar
76
Tepkime puanı
169
Şehir
Ankara
Çevremizdeki insanların ve çoğumuzun doğru bildiği yanlışlar vardır. Özellikle beta davranışlı erkekler ve beta davranışlı erkekleri uydu haline getiren kızların doğru olarak bildiği davranışlara çoğumuz hakimiz. Kızlar çoğu şeyi yanlış bilmez, bizim bildiklerimize onlar da hakimdir. Sadece çok güzel rol keserler uydu erkek sahibi olabilmek için. Asıl mesele, kanı deli akan ve bu işlere yeni başlamış arkadaşlarımızın da doğru bildiği yanlışların olması. Bende olmuştu mesela. Öncelikle şunu söylemeliyim, alfa muhabbetleriyle tanışana kadar kızlarla belirli flört evrelerine geçen ama sonra nedenini anlamadığım şekilde elime yüzüme bulaştıran ben, bir kızı merkez haline getiren ben, redpill ve pick up artistlik sayesinde akıllı sevgili yapabildim. Ama ne yazık ki hapı tam yutamamışım. Fişten çekilme evresi var, tamam ben oldum dedirten bir evre. Hiçbir zaman bu evreye ulaşamayacağımı düşünüyorum ki bence doğru olan bu. Gelişime her zaman açık olmamız ve kendimizi hiçbir zaman tamam ben %100 geliştim diye kandırmamamız gerekiyor. Doğru bilinen yanlışlar konusunu kendim üzerinden ele almak istiyorum, zira çoğumuz bu vb yollardan geçmişizdir.

Alfa beta terimleriyle tanıştım önce, ergenken. Tanışmadan önce de belirli sosyal statülerin olduğunu ve kendimi çevremde sözü dinlenir saygın ve lider bir kişi yapmaya zorlardım. Çocukken ne yalan söyleyim öyleydim. Daha sonra başka bir yere taşınıp tüm çevre sıfırlanınca hafiften afalladım ama kontrolü asla tamamen kaybetmedim. Lisede kendimi zorlardım bunun için. Ön planda olmaya çalışırdım arkadaş ortamı olsun dere katılım olsun. Ama çok yanlış bir tekniğim vardı. Bunların hepsi alfalık ve redpille tanışmadan önce bu arada. Bir kızdan çok hoşlanıyordum ve onu hayatımın merkezi yapmıştım. Bahsettiğim tüm lider olmaya çalışma, dikkat çekme gibi girişimleri de bu sebeple yapardım. Kız beni farketsin diye. Ama hoşlanma anlamında farketsin, fanfinifon anlamında farketsin diye. Tiyatro koluna katıldım, sınıf aktivitelerinde ön planda olmaya başladım, sınıftakilerin ağzına etmeye başladım adeta ama bully anlamında değil, ön planda olma çabamdan dolayı. Hocalarla derste iyi geçinirdim falan. Kızın gittiği okul kurslarına katılmalar vs... Gitar çalıyorum mesela, gitarda iyi olmaya çalışıyorum kıza da gitar çalarkenki videoları atıyorum... İş işten geçmişti bir kere. Kızla önce kanka olur, sonra 2008lerden kalma açılma saçmalığını yaparsan böyle olur. Kimseye AÇILMAYIN. Bu kadar ilgi budalasına çevirirsen kızı, sınıfın en tipsiz şişko kızı bile senden hoşlanıyorsa soğur. Neyse ben o zamanlar bilmiyorum nerde yanlış yaptığımı tabi, kızı da üst sınıf erkekleri götürüyor. Yahu diyorum çocukken böyle olmazdı. İlkokulda bu hareketlerime karşılık kızlar ağzımın içine girerdi... Tabi ortaokuldaki mekan değişimi ve ergenlik bunalımları gibi facialardan sonra ortamı ite kopuğa bırakmışız, tüm gelişimlerden uzak kalmışız, kafa ilkokulda 5. 6. sınıfta kalmış. Fiziksel olarak da kötü haldeyim bir de ailevi problemler falan hayatın adeta ağzıma s.çtığı dönemler. Kız niye baksın sen istediğin kadar lider ol, cinsel çekiciği sağlayacak davranışlar yok sende. 11. sınıfta yeter artık deyip kendimi tekrar resetlemek için tekrar mekan değiştiriyorum ama bu sefer bir tık daha tecrübeliyim bazı konularda hem de gittiğim okul yeni açılan bir temel lise yani herkes yeni. Aksiliklere karşı önlemler alıyorum alfalık betalık muhabbetiyle tanışıyorum. Lan diyorum madem benim yapmaya çalıştığım şeyin bir adı varmış. Artık geçmişteki o kızı unutuyorum ve kendi sınıfım olmak üzere yan sınıflar da dahil öğrendiklerimi uygulamaya koyuluyorum. Kız tavlama muhabbeti yok daha sadece liderlik, cool olma muhabbeti. Ergenliğin de zirvesindeyim. Mekana gidilecekse en iyi mekanı önerip milleti götüreye çalışıyorum, derste muhabbet açıp dersin akışına yön vermeye çalışmalar falan. Lise sonda düşmanlarımız da çok tabi, uğraşıanlar oluyordu benimle laf atmaya çalışmalar vs. O zamanlar toy olduğum için ( hala toyum bence) bunları kafaya takıyorum biraz ve büyük bir hata yaparak her fırsatta laf atan kıskanç beta süneperle laf dalaşına giriyorum. Allahtan galip geliyordum yoksa elime yüzüme bulaştırırdım iyice.
Daha sonra araştırmalarıma yön vermeye başladım. Hepinizin bildiği o ergen saldırgan yazı dizisi ve alfalojiyle, jokerle falan tanışıyorum. O sırada kafamda bir ampül yanıyor ve yaptığım tüm yanlışlar gözümün önünden geçiyor. Çocukluğuma kadar yaptığım tüm yanlışlar, kırdığım tüm potlar, kırmızı çizgilerimin ihlal edilmesine adeta izin verdiğim anlar, lisede totosunu kaldırdığım kezban... Öyle bir buhran içine giriyorum ki beynim makine gibi çalışıyor. Kırmızı hapı uygulamaya çalıştıkça beynim geçmişten bir anıyı gösteriyor ve dur bakalım sen geçmişte böyle yapmıştın sen aslında busun deyip bana engel oluyor. Öğrendiğim şeylerin altında kalıyorum adeta. Geceleri ağlıyorum, hayır yapamicam diyorum ama beynim sanki o geçmişteki halimle kalmam için beni zorluyor beni adeta bu konuya inandırmaya çalışıyor.

Daha sonra kendime geliyorum. Çocukluğuma gidiyorum. Tüm o hormon dalgalanmasının olmadığı ve lider olduğum zamanların başına... Ya diyorum o zamanlar nasıldı, şimdi niye zorlanıyorum diyorum kendime. Aradığım cevabı uzun süren iç hesaplaşmalar sonrası buluyorum. Çocuklar kendileriyle ilgili aşırı ağır travmalar yaşamadıkları sürece hiçbir şeyi kafaya takmazlar. Merkezlerinde kendileri vardır. Kimseyi umursamazlar. Kendilerine en iyi anı, en güzel duyguları yaşatmak için uğraşırlar ve mutluluğu küçük şeylerde ararlar. Bu durum yaş ilerledikçe azalır tabi. Bir kız sevseler bile onu hayatlarının merkezine koyacak kadar hoşlansalar bile asla kendilerinden taviz vermezler. Bu yetiştirilme tarzıyla da alakalı olabilir tabi ben sadece çocuklar üzerinde bu durumu düşünüp inceledim. Sonra kırmızı hapı, pualık kurallarını falan tekrar baştan okudum. Uygulamaya başladım yavaş yavaş. Asla bir kızı merkezim yapmamam gerektiğini, bunun çocukça şeyler olduğunu nihayet kavradım. Tabak çevirmeyi öğrendim. Kırmızı hap ve pick up artistlik sayesinde ilk sevgilimi yaptım. Ve tabak çevirmeye devam ettim. %100 olmadım tabi uygulamada hala yanlışlarım, mavi hap kalıntıları vardı. Bunların zararını da gördüm ama devam ettim. Tekrar sevgili yaptım, flörtler vs.

Tavsiye ve öğütler size kolay yoldan öğretir ama kalıcı olmaz. Deneyim ise acı çektire çektire, ağzınıza s.çarak öğretir, ama kalıcı olur. Hayat bana öğrendiğim çoğu şeyi deneyimle öğretti. Lisenin o zamanlarında mesele sadece liderlik değildi. Kızı merkezime koyma hatam yüzünden bunlar olmuştu. Liderlik alfa olma vs, bunları kızın gözüne girmek için yapıyordum güya. Açılıyordum bi de ona, peh... Bana göre benim motivem hoşlandığım kızdı ama bu bir erkeğin yapabileceği en büyük hata. Motivasyonunuzu asla bir kızdan almamalıydım. Kendime değer verdiğimi zannediyordum ama bunun sebebi kendime değer vermememden dolayıymış. Ve inanın bana insan bir kere gerçeklerle tanışıp, aşk masalının yalanını öğrenince bir daha birinden kuru kuruya hoşlanmanın kıyısından geçmiyor.
 
Son düzenleme:
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst