Alfaloji Forum

Sitemizde şu anda bakım yapılmaktadır. Üyelik istekleri ve konular bakım sonrasında onaylanacaktır.

Hayatın gerçekleri P11

Katılım
23 Temmuz 2018
Mesajlar
208
Tepkime puanı
1,037
Şehir
Ankara

Her gelen iyi haberden sonra ardından iyi haberin değerini düşürecek bir kötü haber o kadar fazlaydı ki hayatım da ama o zamanlar bunu bilmiyordum. Hayatın gerçeğinde acılar ve yükselişler olduğunu bilmiyordum. Bir gün iyiyken bir gün kötü olunabileceğini bilmiyordum. Mutluluğun bile mutsuzken değerinin arttığından bilmiyordum. Hayatın zıt kutuplardan oluştuğunun farkında değildim. + ve - 'nin anlamını bilmiyordum. Hayatın yeri geldiğinde bir öğretmen olabileceğini bilmiyordum. İnsanların bu kadar acımasız olabileceğini bilmiyordum. İyi niyetin kötü niyetler doğurabileceğini bilmiyordum. Duyguların suistimal edilebileceğini bilmiyordum. İnsanların kendi çıkarları için beni kullanabileceklerini bilmiyordum. Dünyanın farklı kıtalarındaki hayatları bilmiyordum. Farklı şehirlerdeki yaşamları bilmiyordum. Hayatı çevremden ibaret sanıyordum. Arkadaşlarımın neler çektiğini bilmiyordum. Binamda yaşayan mustafa amcanın neler yaşadığını bilmiyordum. Toplumun nasıl oluştuğunu bilmiyordum. Dinleri bilmiyordum. Dinamikleri bilmiyordum. Bir şey oluyorsa arka planını bilmiyordum. Yaşamayı bilmiyordum. Ölmeyi bilmiyordum. İnsan olmayı bilmiyordum. Hİssetmeyi bilmiyordum. Değeri bilmiyordum. Kimseyi bilmiyordum.

BEN CAHİLDİM! CAHİL, SADECE CAHİL, BİLMEYEN, KEŞFETMEMİŞ, ÖĞRENMEMİŞ, DERS ALMAMIŞ, KİMSENİN EĞİTİM VERMEDİĞİ BİR KONUDA CAHİLDİM!

Her şeyi okul sıralarından öğrenebileceğini zanneden bir gençlik var. Gençler, Gençlerr... Hayat öyle acımasız ki. İnsanlar öyle acımasız ki. Başınıza gelmeden anlayamıyor ve bunu keşfedemiyorsunuz. Bir kere bir şeyi tecrübe eden varsa yemin ederim bu adamın anlattıkları gerçek diyor, Yorumlara bir dikkat edin. Ama başınıza gelmeyince oradan bir tarafımdan uyduruyor veya farklı bir gerçeklik yaşamış gibi görünüyorum değil mi? Ben yaşadım çünkü ben benim siz yaşamayacağınızı zannediyorsunuz öyle mi? Evlenmiş kişileri bir şeyi başarmış gibi atfediyorsunuz değil mi? Çıkar ilişkilerini bir yalan zannediyorsunuz değil mi? Size göre ben palavra sıkıyorum değil mi? S.ktir git. Sadece sktir git. Git hayatında seni bir güzel siksinler sonra karşıma öyle gel. Oturup taşaklarımızı masaya koyalım bir sen anlat bir ben anlatayım. Bak değerli kardeşim. Seni istediğim gibi manipüle edebilirim. Bunun farkında ol. Ben her sikik eğitimi almış birisiyim. Ama ben seni manipüle etmiyorum seni kendine getiriyorum. Sadece kendine gel ve gerçekleri fark et istiyorum. Etmezsen hayat öğretecek. Edersen zararından dönerek hayatını yaşamaya başlayacaksın. Geç kalmış değilsin. Sadece dediklerimi kulak ardı etme. Hiç bir satırda boş bilgi bulunmamaktadır.

Hilalle ilişkimiz 7.Aylarına doğru gidiyordu. Ama her şey monotonlaşmış, Hiç bir şeyden artık keyif alamıyordum. Sanki bana yeterince ilgi vermiyordu. Hep bir tartışma, Gereksiz sataşma ve sürekli kavga durumları oluyordu. Artık öpüşmüyor birbirimizin elini bile tutmuyorduk. Sanki birer düşmana dönüşmüş gibiydik. Derken o sevdiğim kızın, Hipergami dürtüsünün harekete geçtiğini fark ettim. O zamanlar tek fark ettiğim ise amna koduğumun orospusunun facebook'una bakarken (Çünkü artık güvenim zedelenmişti) Bir erkekle konuştuğunu gördüm. Hatta 1 değildi 3-4-5 tane kadardı. Hepsiyle bildiğiniz flörtleşiyordu. Bunları yaparken de ailem izin vermiyor diyordu bana. Ya da çok geç yazıyordu. Salak ben hemen sinirlenip hilali aramış ağzıma geleni söyleyip hakaretler küfürler etmiştim, Hilalde dayanamamış sahte timsah gözyaşlarını akıtarak dinlememi istiyordu. Bir yanım ondan nefret etse de sonuçta onu deli gibi seviyordum. Siktiğimin kızı hala benim için değerliydi. Mantığım reddetse de kalbim onun için atıyordu. Duygularım yalnıza onu istiyordu. Bir müptela olmuştum. Onun bende uyandırdığı duygulara hayrandım. O duygular beni canlı ve zinde tutuyordu. Şu sikik hayatımda ilk defa yaşadığımı hissettiriyordu o duygular, O duygular olmadan ben bir hiçtim. Öyle zannediyordum. Öyle alışmıştım ki. Neredeyse 1 sene olmuş!...

Ardından hilal beni sevdiğini söyledi. Ben saf gibi inandım. O olayı göz ardı ettim. Çünkü aşırı saftım. Hiç bir şeyi bilmiyordum. Sadece canım sıkılınca konuştum onlarla hepsi bu dedi. Bir daha istemiyorsan konuşmam dedi. Bilin bakalım ne oldu sonra? 2 gün sonra Facebook şifresi değişti. Sorduğumda ise dayım şifremi öğrendi konuşmalarımızı görmesin diye değiştirdim dedi. (Siz inanmazdınız değil mi? ) Ben inandım ama aşırı saf bir insandım. Bu sırada hilal diğer uydularla konuşmaya devam ediyor. Flört üstüne flört yaşıyor onlarla hayalen yaşadığı fantezileri belki de benimle parklarda köşelerde gerçekleştiriyordu. Bedeni benim yanımdaydı ama aklı onlardaydı. Ben ne kadar saf olsam da artık bir şeylerin yolunda gitmediğini anlayabiliyordum. Duygular eskisi gibi şiddetli değildi. Duygu çekildikçe resmen gözümdeki perde kalkıyordu... Hilalden ne kadar istesem de o şifreyi geri alamamıştım. Bende sinirlenip bende değiştirmiştim. Bir sürü kızla hilalle sevgiliyken flört etmeye çalışsam da hepsi başarısız olmuştu. Sinirimi böyle atmaya çalışıyordum. Görmüyordum ama birileriyle konuştuğunu hissedebiliyordum. Gözlüklü bir p*ç benimle sevgili olduğunu bildiği halde fena asılıyordu. Hemde ben 17 yaşındayken o 24 yaşındaydı. Bir yerde bilişim uzmanı olarak çalışıyordu. Hilal çok yönlü or*spu olduğu için deli gibi flörtleşiyorlardı. Kim bilir belki çıplak resim bile göndermiştir ona..

Derken sürekli kavgalar başladı. Ben bir yanım sinirlenip hilalden ayrılmak istiyordu bir yanımda dayanamayıp geri vazgeçiyordu. O sıralarda Türk Telekom'da Staja başlamıştım. Hem çalışıyor hem de okuyordum. Ağır bir görevim vardı stajyer olduğum halde. Bir tek bana iyi gelen hilalin sesi oluyordu. O sıralarda hilalle bir gün parkta buluşup bira almıştım. Nereden kafama esti derseniz eğer? Hilalle sohbet ederken konusu geçmişti. Bir gün içelim falan diye. Dedim o gün bugün. Bugün yapmamız lazım. Aldık biraları geçtik bir parka. Parkta bizden başka kimse yoktu. Hava sonbahar ve rüzgarlıydı. Ben 2 bira içtim. Hilal 1 birada götü başı dağıtmaya başladı. (Extra idi) Kızların direnç seviyesi erkeklere göre düşük olduğunu o gün anladım. Hilal bana seslenirken okyanus yerine şuayip dedi? Şuayip dedim? Ay şuayip mi dedim pardon dedi. Kikiki güldü. Ama ben şüphelenmiştim. Kim bu şuayip diye sürekli soruyordum. Hiç ya falan dedi. Birden ciddileşti. Eski sevgilim dedi. Ama ayakta zor duruyor gibiydi. Onu evine bırakmaya karar verdim. Zira böyle bir yerde düşüp kalırdı. Görüşüyor musunuz hala dedim? Hayır dedi. En son seninle çıkmaya başlamadan yazmıştı. Umrumda değil falan dedi. Bilin bakalım ne oldu? O günün akşamına beni şuayip aradı. Lan or*spu cocugu dedi bana. Sen o kıza nasıl içki içirirsin dedi. Sende kimsin ****** dedim. Sövüyorumda sövüyorum görmeniz lazım. Telefondaki şuayip 25 yaşında hilalin eski sevgilisiymiş ama hilalden kopamamış ve benimle çıkarken sürekli onunla konuşuyormuş. Hilalde şuayip onu üzdüğü için şuayipi böyle cezalandırıyormuş. Benim bedenimde meğer şuayipi yaşatıyormuş. Ben sadece bir aracıymışım. Sadece bir eskortmuşum onun gözünde. Öyle düşünün. Benim bir değerim yokmuş. Benim kan beynime sıçradı. Şuayip bir bir anlattı her şeyi. Salak benimle konuşuyor sende kendini bir bok sanıyorsun falan diyordu. Amacı beni sinirlendirip kızdan ayrılıp kızın şuayipe geri kalmasaydı. Ama istediğini yapmadım. Ama hilalden aşırı soğudum. Hem numaramı vermişti. Hem de beni aldatmıştı. Yine eski halime dönüyor acı üstüne acı çekiyordum. Gözlerimden akan yaşlar hiç dinmiyordu. Gözlerim kıpkırmızı olmuştu. Annem oğlum neyin var dediğinde okuldan arkadaşıma araba çarpmış vefat etmiş derdim. Diyemedim. Diyemezdim. Benim bir çift laf konuşacak bir kişi bile arkadaşım yoktu. Tüm arkadaşlarım menfaat ilişkisine dayalıydı. Menfaatleri olmasa yüzüme bile bakmazlardı...

Hilale hiç şuayipin aradığını söylemedim. Davranışlarındaki değişikliği gözlemlemek istedim sadece. Nasıl gözlerimin içine bakarak yalan söylediğini görmek istedim. or*spu gözlerimin içine baka baka rahatlıkla yalan söyleyebiliyordu. Beden dilini izledim. Mimiklerini izledim. Ses tonunu dinledim. Nasıl yüzünü maskeleme yaptığını gözlemledim. Konuyu nasıl ustalıkla değiştirdiği izledim. Kafamın içine ve kanıma nasıl girebildiğini gözlemledim. İntikamımı o gün hilali çayırlara yatırarak sikerek alacaktım. Kafama öyle koymuştum. Evime götüremezdim. Otele gidemezdim. Param yoktu. Ailemin maddi durumu berbattı. Sadece 10 TL haftalık harçlık alırdım. Onlarda kantine bile yetmezdi. 50.Yıl parkında çayırlara yatırdım hilali. Bacaklarının arasına girdim. Hilal zevkten uçuyor ve gözlerini falan kapatmıştı. Ben vajinasıyla tam oynuyordum ve hilal inliyordu. Tam o sırada güvenlik görevlisi amına kodugum tam gelecek zamanı buldu. - Hişt napıyorsunuz gençler dedi. İkimizde utanmıştık. Kıpkırmızı olmuştuk. Hilali sikemeden ayrılacaktım mecbur. Oynaşmalarımız elleme seviyesinde olsa da bedenler hiç buluşmamıştı. Kucağıma falan almıştım ama gerçekten seks yapmamıştık. 2-3 gün sonra hilale şuayipten bahsettim. Aradığını söyledim. Küfürler ettim. Beni aldattın dedim. Duygularımı hiçe saydın dedim. Hilal ağlayarak inkar etti. Sonra sinirlendi. Oda bana sövdü. Beni her yerden engelledi. Amına koduğumun orospusu hem suçluydu hem güçlüydü. Ama sonra ben hilalin yokluğuna dayanamadım. Mahalle ve fırsatçı menfaatçi arkadaşım ayhan vardı. Tek arkadaşım ayhandı. Ondan benim için konuşmasını ve beni affetmesini söylemesini istedim. Tamam kanka hallederim dedi. Ama bilin bakalım p*ç ne yaptı? Numarasını verdim. Konuşuyor musunuz kanka dedim? Konuşuyoruz o iş bende merak etme dedi. Meğer or*spu cocuğu kendine ayarlıyormuş kızı. Bende ön ayak oluyorum ne güzel değil mi? Ne aptalım değil mi? Bir de buluşma ayarladım bunlara. Uzaktan ayhanla hilali gözlemiyorum. Bir ara ayhan hilalin elini tuttu. Benim sinirlerim tepeme çıkmıştı. Gittim yanlarına hilalin önünde su vardı. Yüzüne fırlattım. Yazıklar olsun ikinize de dedim. Hilal ağlayarak gitti. Ayhana da bir tane yumruk patlattım. Lan p*ç senin için geldim dedi. Kız üzgündü destek oluyordum dedi. Öyle mi lan or*spu cocugu ver o zaman telefonunu dedim. Mesajlarına bir baktım. Bana evde kahve yapar mısın diyordu ayhan, Hilal de yaparım tabii. Ya ayağım kayıpta düşersem diyordu hilal orospusu ayhan da ne güzel işte seni tutarım diyordu. Bunlar masum mesajlar değildi. Salaksam da o kadar değildim. Ayhanı da hilali de hayatımdan ne kadar zor olsa da acılar çeksem de çıkarmıştım. O dönemler bir de üstüne sigaraya başlamış. Depresif şarkılara geri dönmüş. Günde 2 posta PMO yapmaya başlamıştım. Hayatım eskisinden daha bombok olmuştu. Hilalin acısı içimi parçalıyordu. Birde üstüne arkadaşım dediğim insan böyle yapmıştı...
Hayat bir kere vurdukça hızını alamıyor peşin sıra vuruyordu...

Dersler umarım alındı. P12'de şaşırtacak gelişmeler olacak. Daha çok yaralayan şeyler olacak.
 
Son düzenleme:
Aga be işte kızlar konusunda ne kadar acımasız olmamız gerektiğinin gerçeğidir bu. Bende benzer durumlar yaşadım. Okyanus sonuna kadar haklı beyler. Hayat öğrenmezseniz öğretiyor bir şekilde.
 
Gençler, Gençlerr... Hayat öyle acımasız ki. İnsanlar öyle acımasız ki. Başınıza gelmeden anlayamıyor ve bunu keşfedemiyorsunuz. Bir kere bir şeyi tecrübe eden varsa yemin ederim bu adamın anlattıkları gerçek diyor,
gerçekten bu adamın dedikleri gerçek aq en sevdiğin insanlar bile çöküşünü zevkle izleyip sonrada yalandan biz hep seninleyiz diyorlar... hepsinin aq
sen yaz aga... yaz da geçmişi yad edip yeniden ders alalım
 

Her gelen iyi haberden sonra ardından iyi haberin değerini düşürecek bir kötü haber o kadar fazlaydı ki hayatım da ama o zamanlar bunu bilmiyordum. Hayatın gerçeğinde acılar ve yükselişler olduğunu bilmiyordum. Bir gün iyiyken bir gün kötü olunabileceğini bilmiyordum. Mutluluğun bile mutsuzken değerinin arttığından bilmiyordum. Hayatın zıt kutuplardan oluştuğunun farkında değildim. + ve - 'nin anlamını bilmiyordum. Hayatın yeri geldiğinde bir öğretmen olabileceğini bilmiyordum. İnsanların bu kadar acımasız olabileceğini bilmiyordum. İyi niyetin kötü niyetler doğurabileceğini bilmiyordum. Duyguların suistimal edilebileceğini bilmiyordum. İnsanların kendi çıkarları için beni kullanabileceklerini bilmiyordum. Dünyanın farklı kıtalarındaki hayatları bilmiyordum. Farklı şehirlerdeki yaşamları bilmiyordum. Hayatı çevremden ibaret sanıyordum. Arkadaşlarımın neler çektiğini bilmiyordum. Binamda yaşayan mustafa amcanın neler yaşadığını bilmiyordum. Toplumun nasıl oluştuğunu bilmiyordum. Dinleri bilmiyordum. Dinamikleri bilmiyordum. Bir şey oluyorsa arka planını bilmiyordum. Yaşamayı bilmiyordum. Ölmeyi bilmiyordum. İnsan olmayı bilmiyordum. Hİssetmeyi bilmiyordum. Değeri bilmiyordum. Kimseyi bilmiyordum.

BEN CAHİLDİM! CAHİL, SADECE CAHİL, BİLMEYEN, KEŞFETMEMİŞ, ÖĞRENMEMİŞ, DERS ALMAMIŞ, KİMSENİN EĞİTİM VERMEDİĞİ BİR KONUDA CAHİLDİM!

Her şeyi okul sıralarından öğrenebileceğini zanneden bir gençlik var. Gençler, Gençlerr... Hayat öyle acımasız ki. İnsanlar öyle acımasız ki. Başınıza gelmeden anlayamıyor ve bunu keşfedemiyorsunuz. Bir kere bir şeyi tecrübe eden varsa yemin ederim bu adamın anlattıkları gerçek diyor, Yorumlara bir dikkat edin. Ama başınıza gelmeyince oradan bir tarafımdan uyduruyor veya farklı bir gerçeklik yaşamış gibi görünüyorum değil mi? Ben yaşadım çünkü ben benim siz yaşamayacağınızı zannediyorsunuz öyle mi? Evlenmiş kişileri bir şeyi başarmış gibi atfediyorsunuz değil mi? Çıkar ilişkilerini bir yalan zannediyorsunuz değil mi? Size göre ben palavra sıkıyorum değil mi? S.ktir git. Sadece sktir git. Git hayatında seni bir güzel siksinler sonra karşıma öyle gel. Oturup taşaklarımızı masaya koyalım bir sen anlat bir ben anlatayım. Bak değerli kardeşim. Seni istediğim gibi manipüle edebilirim. Bunun farkında ol. Ben her sikik eğitimi almış birisiyim. Ama ben seni manipüle etmiyorum seni kendine getiriyorum. Sadece kendine gel ve gerçekleri fark et istiyorum. Etmezsen hayat öğretecek. Edersen zararından dönerek hayatını yaşamaya başlayacaksın. Geç kalmış değilsin. Sadece dediklerimi kulak ardı etme. Hiç bir satırda boş bilgi bulunmamaktadır.

Hilalle ilişkimiz 7.Aylarına doğru gidiyordu. Ama her şey monotonlaşmış, Hiç bir şeyden artık keyif alamıyordum. Sanki bana yeterince ilgi vermiyordu. Hep bir tartışma, Gereksiz sataşma ve sürekli kavga durumları oluyordu. Artık öpüşmüyor birbirimizin elini bile tutmuyorduk. Sanki birer düşmana dönüşmüş gibiydik. Derken o sevdiğim kızın, Hipergami dürtüsünün harekete geçtiğini fark ettim. O zamanlar tek fark ettiğim ise amna koduğumun orospusunun facebook'una bakarken (Çünkü artık güvenim zedelenmişti) Bir erkekle konuştuğunu gördüm. Hatta 1 değildi 3-4-5 tane kadardı. Hepsiyle bildiğiniz flörtleşiyordu. Bunları yaparken de ailem izin vermiyor diyordu bana. Ya da çok geç yazıyordu. Salak ben hemen sinirlenip hilali aramış ağzıma geleni söyleyip hakaretler küfürler etmiştim, Hilalde dayanamamış sahte timsah gözyaşlarını akıtarak dinlememi istiyordu. Bir yanım ondan nefret etse de sonuçta onu deli gibi seviyordum. Siktiğimin kızı hala benim için değerliydi. Mantığım reddetse de kalbim onun için atıyordu. Duygularım yalnıza onu istiyordu. Bir müptela olmuştum. Onun bende uyandırdığı duygulara hayrandım. O duygular beni canlı ve zinde tutuyordu. Şu sikik hayatımda ilk defa yaşadığımı hissettiriyordu o duygular, O duygular olmadan ben bir hiçtim. Öyle zannediyordum. Öyle alışmıştım ki. Neredeyse 1 sene olmuş!...

Ardından hilal beni sevdiğini söyledi. Ben saf gibi inandım. O olayı göz ardı ettim. Çünkü aşırı saftım. Hiç bir şeyi bilmiyordum. Sadece canım sıkılınca konuştum onlarla hepsi bu dedi. Bir daha istemiyorsan konuşmam dedi. Bilin bakalım ne oldu sonra? 2 gün sonra Facebook şifresi değişti. Sorduğumda ise dayım şifremi öğrendi konuşmalarımızı görmesin diye değiştirdim dedi. (Siz inanmazdınız değil mi? ) Ben inandım ama aşırı saf bir insandım. Bu sırada hilal diğer uydularla konuşmaya devam ediyor. Flört üstüne flört yaşıyor onlarla hayalen yaşadığı fantezileri belki de benimle parklarda köşelerde gerçekleştiriyordu. Bedeni benim yanımdaydı ama aklı onlardaydı. Ben ne kadar saf olsam da artık bir şeylerin yolunda gitmediğini anlayabiliyordum. Duygular eskisi gibi şiddetli değildi. Duygu çekildikçe resmen gözümdeki perde kalkıyordu... Hilalden ne kadar istesem de o şifreyi geri alamamıştım. Bende sinirlenip bende değiştirmiştim. Bir sürü kızla hilalle sevgiliyken flört etmeye çalışsam da hepsi başarısız olmuştu. Sinirimi böyle atmaya çalışıyordum. Görmüyordum ama birileriyle konuştuğunu hissedebiliyordum. Gözlüklü bir p*ç benimle sevgili olduğunu bildiği halde fena asılıyordu. Hemde ben 17 yaşındayken o 24 yaşındaydı. Bir yerde bilişim uzmanı olarak çalışıyordu. Hilal çok yönlü or*spu olduğu için deli gibi flörtleşiyorlardı. Kim bilir belki çıplak resim bile göndermiştir ona..

Derken sürekli kavgalar başladı. Ben bir yanım sinirlenip hilalden ayrılmak istiyordu bir yanımda dayanamayıp geri vazgeçiyordu. O sıralarda Türk Telekom'da Staja başlamıştım. Hem çalışıyor hem de okuyordum. Ağır bir görevim vardı stajyer olduğum halde. Bir tek bana iyi gelen hilalin sesi oluyordu. O sıralarda hilalle bir gün parkta buluşup bira almıştım. Nereden kafama esti derseniz eğer? Hilalle sohbet ederken konusu geçmişti. Bir gün içelim falan diye. Dedim o gün bugün. Bugün yapmamız lazım. Aldık biraları geçtik bir parka. Parkta bizden başka kimse yoktu. Hava sonbahar ve rüzgarlıydı. Ben 2 bira içtim. Hilal 1 birada götü başı dağıtmaya başladı. (Extra idi) Kızların direnç seviyesi erkeklere göre düşük olduğunu o gün anladım. Hilal bana seslenirken okyanus yerine şuayip dedi? Şuayip dedim? Ay şuayip mi dedim pardon dedi. Kikiki güldü. Ama ben şüphelenmiştim. Kim bu şuayip diye sürekli soruyordum. Hiç ya falan dedi. Birden ciddileşti. Eski sevgilim dedi. Ama ayakta zor duruyor gibiydi. Onu evine bırakmaya karar verdim. Zira böyle bir yerde düşüp kalırdı. Görüşüyor musunuz hala dedim? Hayır dedi. En son seninle çıkmaya başlamadan yazmıştı. Umrumda değil falan dedi. Bilin bakalım ne oldu? O günün akşamına beni şuayip aradı. Lan or*spu cocugu dedi bana. Sen o kıza nasıl içki içirirsin dedi. Sende kimsin ****** dedim. Sövüyorumda sövüyorum görmeniz lazım. Telefondaki şuayip 25 yaşında hilalin eski sevgilisiymiş ama hilalden kopamamış ve benimle çıkarken sürekli onunla konuşuyormuş. Hilalde şuayip onu üzdüğü için şuayipi böyle cezalandırıyormuş. Benim bedenimde meğer şuayipi yaşatıyormuş. Ben sadece bir aracıymışım. Sadece bir eskortmuşum onun gözünde. Öyle düşünün. Benim bir değerim yokmuş. Benim kan beynime sıçradı. Şuayip bir bir anlattı her şeyi. Salak benimle konuşuyor sende kendini bir bok sanıyorsun falan diyordu. Amacı beni sinirlendirip kızdan ayrılıp kızın şuayipe geri kalmasaydı. Ama istediğini yapmadım. Ama hilalden aşırı soğudum. Hem numaramı vermişti. Hem de beni aldatmıştı. Yine eski halime dönüyor acı üstüne acı çekiyordum. Gözlerimden akan yaşlar hiç dinmiyordu. Gözlerim kıpkırmızı olmuştu. Annem oğlum neyin var dediğinde okuldan arkadaşıma araba çarpmış vefat etmiş derdim. Diyemedim. Diyemezdim. Benim bir çift laf konuşacak bir kişi bile arkadaşım yoktu. Tüm arkadaşlarım menfaat ilişkisine dayalıydı. Menfaatleri olmasa yüzüme bile bakmazlardı...

Hilale hiç şuayipin aradığını söylemedim. Davranışlarındaki değişikliği gözlemlemek istedim sadece. Nasıl gözlerimin içine bakarak yalan söylediğini görmek istedim. or*spu gözlerimin içine baka baka rahatlıkla yalan söyleyebiliyordu. Beden dilini izledim. Mimiklerini izledim. Ses tonunu dinledim. Nasıl yüzünü maskeleme yaptığını gözlemledim. Konuyu nasıl ustalıkla değiştirdiği izledim. Kafamın içine ve kanıma nasıl girebildiğini gözlemledim. İntikamımı o gün hilali çayırlara yatırarak sikerek alacaktım. Kafama öyle koymuştum. Evime götüremezdim. Otele gidemezdim. Param yoktu. Ailemin maddi durumu berbattı. Sadece 10 TL haftalık harçlık alırdım. Onlarda kantine bile yetmezdi. 50.Yıl parkında çayırlara yatırdım hilali. Bacaklarının arasına girdim. Hilal zevkten uçuyor ve gözlerini falan kapatmıştı. Ben vajinasıyla tam oynuyordum ve hilal inliyordu. Tam o sırada güvenlik görevlisi amına kodugum tam gelecek zamanı buldu. - Hişt napıyorsunuz gençler dedi. İkimizde utanmıştık. Kıpkırmızı olmuştuk. Hilali sikemeden ayrılacaktım mecbur. Oynaşmalarımız elleme seviyesinde olsa da bedenler hiç buluşmamıştı. Kucağıma falan almıştım ama gerçekten seks yapmamıştık. 2-3 gün sonra hilale şuayipten bahsettim. Aradığını söyledim. Küfürler ettim. Beni aldattın dedim. Duygularımı hiçe saydın dedim. Hilal ağlayarak inkar etti. Sonra sinirlendi. Oda bana sövdü. Beni her yerden engelledi. Amına koduğumun orospusu hem suçluydu hem güçlüydü. Ama sonra ben hilalin yokluğuna dayanamadım. Mahalle ve fırsatçı menfaatçi arkadaşım ayhan vardı. Tek arkadaşım ayhandı. Ondan benim için konuşmasını ve beni affetmesini söylemesini istedim. Tamam kanka hallederim dedi. Ama bilin bakalım p*ç ne yaptı? Numarasını verdim. Konuşuyor musunuz kanka dedim? Konuşuyoruz o iş bende merak etme dedi. Meğer or*spu cocuğu kendine ayarlıyormuş kızı. Bende ön ayak oluyorum ne güzel değil mi? Ne aptalım değil mi? Bir de buluşma ayarladım bunlara. Uzaktan ayhanla hilali gözlemiyorum. Bir ara ayhan hilalin elini tuttu. Benim sinirlerim tepeme çıkmıştı. Gittim yanlarına hilalin önünde su vardı. Yüzüne fırlattım. Yazıklar olsun ikinize de dedim. Hilal ağlayarak gitti. Ayhana da bir tane yumruk patlattım. Lan p*ç senin için geldim dedi. Kız üzgündü destek oluyordum dedi. Öyle mi lan or*spu cocugu ver o zaman telefonunu dedim. Mesajlarına bir baktım. Bana evde kahve yapar mısın diyordu ayhan, Hilal de yaparım tabii. Ya ayağım kayıpta düşersem diyordu hilal orospusu ayhan da ne güzel işte seni tutarım diyordu. Bunlar masum mesajlar değildi. Salaksam da o kadar değildim. Ayhanı da hilali de hayatımdan ne kadar zor olsa da acılar çeksem de çıkarmıştım. O dönemler bir de üstüne sigaraya başlamış. Depresif şarkılara geri dönmüş. Günde 2 posta PMO yapmaya başlamıştım. Hayatım eskisinden daha bombok olmuştu. Hilalin acısı içimi parçalıyordu. Birde üstüne arkadaşım dediğim insan böyle yapmıştı...
Hayat bir kere vurdukça hızını alamıyor peşin sıra vuruyordu...

Dersler umarım alındı. P12'de şaşırtacak gelişmeler olacak. Daha çok yaralayan şeyler olacak.
Okurken duygulandım göz yaşlarımı tutamadım. O kadar doğru söylüyorsun ki insanlar saflığı, zayıflığı hemen kullanıyorlar.

Maalesef hilal gibiler çok.
Duygularınla hareket ediyorsan sıçtın.
O tip kızları ciddiye alıpta değer vermek saçma.
Onlara nasıl iyi davranırım degil. Nasıl kötülük yapabilirim diye düşüneceksin. Öyle köpek oluyorlar. Bir de hayatin gerçeği şu zamanda öyle kaşarlık yapmayan, kendini sergilemeye çalışmayan kız pek yok. Hepsinin masum yüzünün olmasına aldanmayın. Kızlar bir çok açıdan masum yüzlü şeytan gibiler.
 
Bu yazıda insanların dürtüleri uğruna insanlık erdemlerini hiçe sayabileceklerini gördüm.
Böyle durumlarda ne yapmalı? Kendi yoluna bakılmalı.
İnsanlar geçici iken kendimize yaptığımız yatırımlar kalıcı olacak.
Ayşe gider, Fatma gelir.
Mehmet gider, Ahmet gelir.
 
Aga be işte kızlar konusunda ne kadar acımasız olmamız gerektiğinin gerçeğidir bu. Hayat öğrenmezseniz öğretiyor bir şekilde.
Ama biz artık akıllanıyoruz. Artık eski saçma sapan hataları kabullenip ders alıyoruz. Bir daha tekrarlamıyoruz.

gerçekten bu adamın dedikleri gerçek aq en sevdiğin insanlar bile çöküşünü zevkle izleyip sonrada yalandan biz hep seninleyiz diyorlar..
Hepsi yalan hepsi hikaye, Yalnızca sen yaşarsın herşeyi. Yalnızca kendinlesindir. Onlar yanında iken 2 dakika mutlu olursun gidince yine kendinle baş başa kalırsın.

Maalesef hilal gibiler çok.

Hilal gibiler şu an her yer de yanıbaşınızda.. Artık kimse bu yazıları okuyan kimseyi ezemeyecek. Onları hakir göremeyecek. Kullanamayacak. Aksine onları köpek etme sanatını göstereceğim.

Bu yazıda insanların dürtüleri uğruna insanlık erdemlerini hiçe sayabileceklerini gördüm.
İnsanlar geçici iken kendimize yaptığımız yatırımlar kalıcı olacak.
Maalesef dostum maalesef... Eski erdemli insanlar kalmamış durumda. Artık devir çıkar devri. Kim yüzüne gülüyorsa bir çıkarı vardır.
Dediğin gibi kendine ne yaparsan o kar kalıyor.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst