Geçen WhatsApp konuşmalarımı düzenlerken, uzun zaman öncesine dair bir konuşmaya denk geldim. Bu konuşmadan duygusal bir çekimin önemini ve
nasıl bu çekimin yaratılacağını öğrenebilirsiniz.
Ekli dosyayı görüntüle 578
Duygusal bir bağ yaratıldığında bir kadının vereceği tepki
tam olarak budur.
Peki, neden her kızla duygusal bağ oluşmaz ? Ya da neden her erkek bu duygusal bağı oluşturamaz ?
Size şöyle sorayım:
yolda yürüyen güzel bir kıza karşı ne gibi duygular hissedersiniz ? Ne düşünürsünüz onun hakkında ?
En fazla "
Vay be güzel kızmış" dersiniz, etkileyici bulursunuz. En fazla hissedeceğiniz duygu budur ve duygunuz oldukça
stabildir. Ona karşı bir nefret ? Bir mutluluk ? Bir düşmanlık ? Bir bağlılık hisseder misiniz ?
Hayır. Alt tarafı sokakta yürüyen güzel bir kızdır,
o kadar. Aynı şekilde, arkadaşlarınıza karşı da iyi hislerden ötesini hissetmezsiniz. Mesela arkadaşlarınız için "
iyi çocuk/iyi kız" dersiniz, farklı duygularınız olmaz.
Burada olayı fark etmenizi istiyorum:
aranızda duygusal çekimin olmadığı insanlarla paylaştığınız duygu sayısı en fazla 1-2 tanedir. O kişiye karşı hiçbir şey hissetmezsiniz, onu seversiniz ya da sevmezsiniz.
Mesela arkadaşlar birbirlerini severler,
ama sadece bu kadardır. Hoşlandığınız kızla aranızda sadece "
iyi" duygular olursa o halde bir arkadaştan da öteye
hiçbir zaman gidemezsiniz.
İlişkinize birden fazla duygu katmayı bilmelisiniz. Hani Cem Yılmaz'ın da dediği gibi; "little little in the middle"
Birden çok duyguyu hissettirmelisiniz kıza. Formülümüz şöyledir:
ilişkiye ne kadar çok duygu girerse bağ ve çekim o kadar artar.
Mesela kızla bir gün aranız gayet iyiyse, tıpkı bir çiftmiş gibi hareket ediyorsanız bir sonraki gün sanki ondan
soğumuş gibi ve sanki sıradan bir arkadaşıymış gibi davranın. Kız ilk gün çift olarak hareket ettiğiniz sırada
olumlu hislere sahipken, bir sonraki gün
endişeli hislere sahip olacaktır.
Kimse normal bir arkadaşına karşı böyle şeyler hissetmez, siz ise bunu kıza vermeyi bilmelisiniz.
Sıcak ve soğuk arasında gidip geldikçe, kızın size olan
bağlılığı da artacaktır.
Kızla birçok farklı aktivite yapın ve bu aktivitelerin her biri farklı bir duyguya hitap etsin. Mesela bir gün sakin bir kafede filtre kahvenizi yudumlarken gayet sakin ve olgunca bir muhabbet eşliğinde güzel hislere sahipken sonraki gün lunaparkın en korkutucu aletine binin. Sonraki gün sanki sıradan bir arkadaşınızmış gibi davranın, sonraki gün ise tekrardan muhabbeti normale döndürün. Sonraki gün ise hoşlandığını bildiğiniz bir jest yapın....
Ama tabi, hiçbir şeyde aşırıya kaçmayın ve b*kunu çıkarmayın. Bir gün soğuk olun derken gidip de elde sniper kızın evden çıkmasını bekleyin demiyorum.
Her histen, her duygudan ufak ufak verin. Unutmayın:
suyun bile aşırısı su zehirlenmesine yol açıyor. Bunu aklınızdan çıkarmayın. Burada maksat kızı aptal etmek değil, her histen ona
ufak ufak tattırarak arada bir çekim oluşturmak. Mesela kız dün neden ona çok iyi davranıyorken bugün soğuk olduğunuzu düşünsün. Arkadaşları için böyle şeyler düşünmez.
Onun sizi düşünmesini sağlayacak hareketlerde bulunun.
Çekim dediğimiz olay böyle yaratılır.
Mesela siyasetçilere bakın,
her biri topluma set açan politik pualardır. Sürekli farklı hisler yaşatırlar. Mesela İmamoğlu'nu bu konuda çok takdir ediyorum: birlikte sevindik, birlikte üzüldük, birlikte mücadele ettik ve birlikte kazandık. Yeri geldi halkla birlikte
üzüldü, yeri geldi ona yeniden
cesaret verdi ve yeri geldi birlikte
sevindi.
İşte çekim böyle oluşturulur. İmamoğlu İstanbul'u böyle kazandıysa sizin de sevdiğiniz kızı kazanmaya giden yolunuz tam olarak budur. O halde bu çekimi oluşturun ve ilişkinizi bir yabancıdan ve bir arkadaştan öteye taşıyın.
İYİ FORUMLAR!
