Alfaloji Forum

Sitemizde şu anda bakım yapılmaktadır. Üyelik istekleri ve konular bakım sonrasında onaylanacaktır.

Kapitalist Dünyanın Şeyhleri ve Onların Uçan Müritleri

Kuşçubaşı

Blog Yazarı
Yönetici
Süper Moderatör
Katılım
9 Nisan 2018
Mesajlar
361
Tepkime puanı
3,201
Şehir
Antalya
Eğer fırsatları olsa aldığın nefese kadar her şeyi sana pazarlayıp satmaya çalışan insanların var olduğu bir dönemde yaşadığını unutma. Dünya artık koca bir sirke dönmüş durumda ve herkes seni gerçeklikten koparıp kendi seraplarına çekme gayretindeler.

Fakat sen hala susuzsun ve o serap gerçek değil!

Bugün internete ya da televizyona baktığın zaman ürünleriyle ya da hizmetleriyle hayatını baştan sona değiştirebileceğini iddia eden insanların var olduğunu göreceksin. Ne kadar büyük bir yalan! Gerçekten de bunların işe yarar olduğunu düşünüyor musun ?

"Ama bir dostum denemiş ve işe yaramış". O halde ne güzel! Haydi sen de dene. Fakat şunu unutma ki hayattaki her şey belli bir kesinliğe sahiptir. Mesela, yer çekimi kanununu ele alalım. Yer çekimine yönelik olan her şey, mesela Newton'un başına düşen elma ya da elinden düşen telefon gibi, bu kanuna bağlıdır ve buna göre hareket eder.

Şüpheye, olasılığa yer yok; her şey net ve kesin.

Fakat "bir tanıdığım denemiş ve işe yaramış" dediğin her şey muallaktır. Eğer o şey gerçekten de doğru olsaydı emin ol milyonlarca ve hatta milyarlarca insanın zaten bundan haberi olmuş olurdu ve herkes bu şeyi deniyor olurdu. Ne o ? Herkes aptal da bir tek sen ve senin o tanıdığın mı akıllı ?

Bugün senin hayatını değiştirmeye yönelik isteğinin katlarca fazlasına sahip olan insanlar var ve sen bu konuda bir arıyorsan o kişiler on arıyorlar. Fakat herkes aynı noktada takılıp duruyor; bu arayışların sonu hiçbir noktaya varmıyor.

Arayıp duruyorsun ve bulunduğun noktaya her seferinde geri dönüyorsun. Geçenlerde okuduğum bir kitapta vücudumuzda bulunan dopamin hormonunun belirsiz ödüllerden hoşlandığından ve bu ödülleri kovalamaktan hoşlandığımızdan bahsediyordu. Peki, ne anlamalıyız bundan ? Yani, sürekli hayatını değiştireceğini iddia eden insanlar tarafından kandırılıyor ve tekrar tekrar başa dönüyorsun ama "belki bu sefer işe yarayacak bir şey bulurum" diye tekrar deniyorsun ve tekrar başarısız oluyorsun.

Elbette ki sana "denemek ve tekrar etmek kötüdür" demiyorum ama tek dertleri para kazanmak olan bu insanların yarattığı tuzaklarda tekrar etmek ve denemek sana yalnızca ruhsal kan kaybı olarak geri dönecektir ve sen her kan kaybettiğinde savaşacak gücünün de azaldığını hissedeceksin.

Oysa ki yapman gereken tek şey doğru noktaya bakmaktı. Hayır dostum! Sen bakıyorsun ama görmüyorsun. Senin gözünü kör etmişler.

"5 Dakikada Hayatınızın Anlamını Bulun!"
"5 Dakikada Ertelemeye Son!"
"5 Dakikada Her Şeyi Ezberleyin!"

Şu beş dakikacı arkadaşları hayatın her noktasında bulabilirsin. Dikkat edersen bunların çok da takipçileri vardır. Elbette, güzel bir söz var; "bok yiyiniz efendiler, bok yiyiniz! Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz."

Birinin çok takipçisi olması onu değerli değil sadece dikkat çeken birisi yapar. Hayat bir "Kim Milyoner Olmak İster ?" yarışması değil ve burada Seyirci Joker Hakkı'nı kullanmak sizi her seferinde yanıltır. Bugün sen değerli dostum, hayatının değişmesi için, daha iyi olmak daha mutlu olmak için böyle insanlara başvuruyorsun.

"Vay! Bu kadar çok kişi takip ediyorsa kesin bir bildiği vardır."

Evet! Aynen öyle. Hitler'in de çok fazla takipçisi vardı, hatta neredeyse bütün bir Alman ulusunun desteğini üzerinde toplamıştı. Peki sonuç ? Demek ki Seyirci Joker Hakkı hiçbir halta yaramıyormuş.

Sana önerim şudur; kendini bu tür insanlardan ve bu insanların tuzaklarından uzak tut. Yahu hayatın anlamından bahsediyoruz be adam, hayatın anlamından! Tapınakların kapılarına yazılan, bulunması için insanların yıllarca çaba gösterdikleri, filozofların hakkında kafa patlattıkları ve hatta sırf bunun uğruna dinlerin inşa edildiği bir konudan bahsediyoruz ve sen utanmadan pişkin pişkin "5 Dakikada Hayatınızın Anlamını Bulun" diye bize pazarlıyorsun hiçbir işe yaramayacak olan söylemlerini.

Ben sana inanmıyorum! Ben senin yalanlarına karşı tokum. Çünkü sen hayatın derinliğini katlediyorsun! Çünkü sen hayatın anlamını öğreteceğim derken aslında hayatın anlamının bu kadar kolay bir şey olduğunu lanse ederek hayatın anlamının bizzat o pis ellerinle kendin öldürüyorsun!

"Vay be, biz de öyle ahım şahım bir şey sanmıştık şu hayatın anlamını, meğerse ne kadar basitmiş baksana adam 5 dakikada hayatın anlamını bulmamızı sağlıyor."

Haydi bakalım, inanın şimdi bu şeyhe ve şeyhin müritlerini nasıl uçurduğuna şahit olun!
 
forumda yeniyim, 27 yaşındayım. Bu yaşıma kadar boş yaşadığımı yeni yeni anlıyorum. Ama hiç birşey için geç değil. Ayağa kalktım yürüyorum. Kırmızı hapla ilgili bi çok sitede bi ton yazı okudum. Lakin senin yazıların bi başka. Beni etkileyen, ayağa kaldıran, depresyondan çıkaran, ne yapmam gerektiğini öğreten hep senin yazıların oldu. Teşekkürler
 
Eğer fırsatları olsa aldığın nefese kadar her şeyi sana pazarlayıp satmaya çalışan insanların var olduğu bir dönemde yaşadığını unutma. Dünya artık koca bir sirke dönmüş durumda ve herkes seni gerçeklikten koparıp kendi seraplarına çekme gayretindeler.

Fakat sen hala susuzsun ve o serap gerçek değil!

Bugün internete ya da televizyona baktığın zaman ürünleriyle ya da hizmetleriyle hayatını baştan sona değiştirebileceğini iddia eden insanların var olduğunu göreceksin. Ne kadar büyük bir yalan! Gerçekten de bunların işe yarar olduğunu düşünüyor musun ?

"Ama bir dostum denemiş ve işe yaramış". O halde ne güzel! Haydi sen de dene. Fakat şunu unutma ki hayattaki her şey belli bir kesinliğe sahiptir. Mesela, yer çekimi kanununu ele alalım. Yer çekimine yönelik olan her şey, mesela Newton'un başına düşen elma ya da elinden düşen telefon gibi, bu kanuna bağlıdır ve buna göre hareket eder.

Şüpheye, olasılığa yer yok; her şey net ve kesin.

Fakat "bir tanıdığım denemiş ve işe yaramış" dediğin her şey muallaktır. Eğer o şey gerçekten de doğru olsaydı emin ol milyonlarca ve hatta milyarlarca insanın zaten bundan haberi olmuş olurdu ve herkes bu şeyi deniyor olurdu. Ne o ? Herkes aptal da bir tek sen ve senin o tanıdığın mı akıllı ?

Bugün senin hayatını değiştirmeye yönelik isteğinin katlarca fazlasına sahip olan insanlar var ve sen bu konuda bir arıyorsan o kişiler on arıyorlar. Fakat herkes aynı noktada takılıp duruyor; bu arayışların sonu hiçbir noktaya varmıyor.

Arayıp duruyorsun ve bulunduğun noktaya her seferinde geri dönüyorsun. Geçenlerde okuduğum bir kitapta vücudumuzda bulunan dopamin hormonunun belirsiz ödüllerden hoşlandığından ve bu ödülleri kovalamaktan hoşlandığımızdan bahsediyordu. Peki, ne anlamalıyız bundan ? Yani, sürekli hayatını değiştireceğini iddia eden insanlar tarafından kandırılıyor ve tekrar tekrar başa dönüyorsun ama "belki bu sefer işe yarayacak bir şey bulurum" diye tekrar deniyorsun ve tekrar başarısız oluyorsun.

Elbette ki sana "denemek ve tekrar etmek kötüdür" demiyorum ama tek dertleri para kazanmak olan bu insanların yarattığı tuzaklarda tekrar etmek ve denemek sana yalnızca ruhsal kan kaybı olarak geri dönecektir ve sen her kan kaybettiğinde savaşacak gücünün de azaldığını hissedeceksin.

Oysa ki yapman gereken tek şey doğru noktaya bakmaktı. Hayır dostum! Sen bakıyorsun ama görmüyorsun. Senin gözünü kör etmişler.

"5 Dakikada Hayatınızın Anlamını Bulun!"
"5 Dakikada Ertelemeye Son!"
"5 Dakikada Her Şeyi Ezberleyin!"

Şu beş dakikacı arkadaşları hayatın her noktasında bulabilirsin. Dikkat edersen bunların çok da takipçileri vardır. Elbette, güzel bir söz var; "bok yiyiniz efendiler, bok yiyiniz! Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz."

Birinin çok takipçisi olması onu değerli değil sadece dikkat çeken birisi yapar. Hayat bir "Kim Milyoner Olmak İster ?" yarışması değil ve burada Seyirci Joker Hakkı'nı kullanmak sizi her seferinde yanıltır. Bugün sen değerli dostum, hayatının değişmesi için, daha iyi olmak daha mutlu olmak için böyle insanlara başvuruyorsun.

"Vay! Bu kadar çok kişi takip ediyorsa kesin bir bildiği vardır."

Evet! Aynen öyle. Hitler'in de çok fazla takipçisi vardı, hatta neredeyse bütün bir Alman ulusunun desteğini üzerinde toplamıştı. Peki sonuç ? Demek ki Seyirci Joker Hakkı hiçbir halta yaramıyormuş.

Sana önerim şudur; kendini bu tür insanlardan ve bu insanların tuzaklarından uzak tut. Yahu hayatın anlamından bahsediyoruz be adam, hayatın anlamından! Tapınakların kapılarına yazılan, bulunması için insanların yıllarca çaba gösterdikleri, filozofların hakkında kafa patlattıkları ve hatta sırf bunun uğruna dinlerin inşa edildiği bir konudan bahsediyoruz ve sen utanmadan pişkin pişkin "5 Dakikada Hayatınızın Anlamını Bulun" diye bize pazarlıyorsun hiçbir işe yaramayacak olan söylemlerini.

Ben sana inanmıyorum! Ben senin yalanlarına karşı tokum. Çünkü sen hayatın derinliğini katlediyorsun! Çünkü sen hayatın anlamını öğreteceğim derken aslında hayatın anlamının bu kadar kolay bir şey olduğunu lanse ederek hayatın anlamının bizzat o pis ellerinle kendin öldürüyorsun!

"Vay be, biz de öyle ahım şahım bir şey sanmıştık şu hayatın anlamını, meğerse ne kadar basitmiş baksana adam 5 dakikada hayatın anlamını bulmamızı sağlıyor."

Haydi bakalım, inanın şimdi bu şeyhe ve şeyhin müritlerini nasıl uçurduğuna şahit olun!
Hayatınızın Içine Etmek mi Istiyorsunuz
Ekranda Gördüğünüz Numarayı Arayın 😉
 
Yine bir Kuşçubaşı klasiği. Her yazında farklı bir bakış açısı kazandırıyorsun.
Her geçen gün neden yaşadığımı, nasıl yaşadığımı, neden istediğimi, neden sevdiğimi ve neden nefes aldığımı sorgulamaya başladım. Gerçekten o ürüne ihtiyacım yok. Gerçekten o sahte videolara ihtiyacım yok. Gerçekten bu kapitalist düzene ihtiyacım yok.
 
Yav hocam sen benim zihnimdekileri yazıyorsun buraya, bak cidden diyorum. Bu kadar katıldığım birşey olamaz. Yazılarınızı gerçekten zevkle okuyorum, teşekkürler...
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst