Red pill öğretisi size 20li yaşlarda yararken 30lu yaşlarda pişmanlık yaratır. Sürekli böyle yaşayan birinin düzgün aile yaşamı olamaz. Set açmak ise sizi kadınlar konusunda girişken özgüvenli birisi yapmakla beraber diğer açılardan boş, fikirleri ithal birisi yapar. İkisi de dışarıdan gelme tepeden inme öğretiler. Ne kadar dünya küreselleşse de her kültürün kendi karakteri vardır. İzmir de bir kadının verdiği tepkiyle Diyarbakır daki kadının tepkisi aynı değildir. Kültürden ötürü aile bireyleri tarafından da harcanabilirsiniz. Benim Red Pill de gördüğüm en temel iki açık var: 1)Yaşam boyu sürdürülebilir bir felsefe olmaması(felsefe olup olmadığı ayrı bir tartışma konusu), 2)Kültürel ve coğrafi gerçeklikten uzak tepeden inme bir öğreti olması. 3)Ne kadar set up kültürünü eleştirse de sonuçta beta erkeklerin alfa olmak amacıyla kendilerini geliştirip bunu bi yaşam standardı haline getirmesi yine aynı yola, aynı amaca çıkıyor: Kadın faktörüne. Bana kalırsa bir erkek zaten bundan tetiklenerek bir öğretiyi benimsiyorsa, o adamın "alfa" lığı öğretinize göre tartışmalı değil midir? İnsan kendisini tanımak, çevresini tanımak ve kendini gerçekleştirmek ereğiyle hareket etmiyorsa tam olarak insan değildir. Sadece yaşamını sürdürmeyi başarabilen bir organizmadır. Bunun alfası betası tetası ne yazık ki yok.