Küçük Albert Deneyi
Korkunun koşullandırılıp koşullandırılmayacağı hakkında deney yapan(davranışçı) john B. watson ,Küçük albert adında bir bebek üzerine deneyler yapmaya başlar. Önce bebeğe hayvanlar gösterip ne yapacağına bakmış, bebek hayvanlardan çekinmeden onlara yaklaşmaya çalışmış, onlara uzanmıştır.Ardından ise beyaz bir tavşan alınıp onu yüksek bir sesle bağdaştırmış ve çocuk ne zaman beyaz tavşan görse korkmaya başlamış hatta beyaz kürke karşı da bir korku beslemiştir.
bu deney etik olmadığı ve çocuğa ilerleyen yaşlarda zarar verebileceği için devam ettirilmemiştir.
Bu deneyde gördüğümüz kadarıyla herhangi bir şey koşullandırılabilir.
reklam firmaları ürünleriyle huzuru, mutluluğu,arzu ve isteği koşullandırır.
Peki bu bizim işimize nasıl yarar?
Koşullandırmayı karşı cins üzerinde de ,arkadaşlarımız veya yeni tanıştığımız insanların üzerinde de yapabiliriz.
unutulmaz olan şeyler duygularla bağdaştırılmış şeylerdir.
koşulalndırmadaki en önemli şey karşındakini tanımak ve ona göre bir etken seçmektir.
karşımızdaki kişi edebiyata , eski aşklara ilgi duyan biriyse kendinizi edebiyatla özdeştirmeniz gerekiyor. onu götürdüğünüz ortamlar, kurduğunuz cümleler, attığınız mesajlar,haraketleriniz sanki edebi bir eserden çıkmış gibi olmalı ve o her edebi eser okuduğunda siz aklına gelmelisiniz. karşı cins edebbiyata ilgi duyduğu (hoşlandığı,sevdiği) için size de ilgi duymaya başlayacaktır.
burada kendimizi karşı cins için hoşlanma kaynağı ile özdeştirdik ve kendimizi onun kafasına soktuk.

güzel yazı