- Katılım
- 9 Nisan 2018
- Mesajlar
- 361
- Tepkime puanı
- 3,201
- Şehir
- Antalya
Henüz daha "oyun"un Türkiye'ye yeni girdiği yıllardı. Tabi ki o zamanlar facebook oldukça popülerdi ve oyunu öğrenen birkaç Türk oyuna dair bir facebook grubu kurmuştu. Fakat bu vakte kadar kadınlarla nasıl iletişim kurulması gerektiğine dair saçma sapan tavsiyelerin verildiği ve bunun ötesine geçilemeyen bir ortamda ABD'den ithal ettiğimiz Oyun fazla kişiyle paylaşılmak istenmemişti. Bundan dolayı da sayısı 10-15 kişiyi aşmayan bir facebook grubu kuruldu.
Şansım yaver gitti ve ben de bu grubun içerisinde bulunma şansını yakaladım. Tabi o zamanlar gençtik ve bu gençliğin verdiği hevesle de Oyun'u kadınlara yaklaşım konusunda temelimiz haline getirdik.
İlk kurulan grup harika bir gruptu ve hala daha birbirimizle iletişim halinde olmaya devam ediyoruz. Tabi ki ben de dahil o gruptaki birçok kişi evlendi ve hatta bazılarının ikinci üçüncü çocukları bile doğdu.
Peki bunları neden anlatıyorum ? Derdim kendimi övmek değil ve böyle bir amacım da yok ama Oyun kavramını gerek yurtdışı gerekse de yurtiçinde öğrenmiş ve uygulamış birisi olarak bu alanda yıllarını geçirmiş kişilerin fark ettiği bir gerçeği ben de fark ettim; Oyun sadece bu sürecin ufak bir parçası. Pastaya eklenen mum, kitaba eklenen önsöz gibi...
Evet, Oyun size kadınlarla nasıl daha doğru bir şekilde iletişim kurmanızı öğretir fakat Oyun sizin "erkek" olma yolunuzu inşa edemez. Eğer bu gerçeği fark etmez ve hayat amacınızı tamamen kadınları tavlamaya adarsanız işte o zaman batarsınız. Elbette ki kadınlarla nasıl iletişim kuracağınızı bilmeniz gerekir fakat tek odak noktanız bu olursa işte o zaman pastasız mum ve kitapsız önsöz gibi olursunuz ve aslında siz bir şeyler öğrendim derken hiçbir şey öğrenmemiş ve elde edememiş olursunuz.
Bundan dolayı bu forumdaki yazılarımı okuyanlar gayet iyi bilirler ki ben size kadınları nasıl tavlamanız gerektiğini değil fakat hayatı nasıl tavlamanız gerektiğini öğretiyorum. Çünkü bunu yaparsanız kadınlar da size dolaylı olarak zaten gelecektir. Bunu birçok kere deneyimledim ve gözlemledim. Başarılı, kendinden emin, kendini bilen ve hayatta bir amacı olan bir adamdan etkilenmeyecek hiçbir kadın tanımıyorum.
Öncelikli amacınız kadınlar olmaya devam ettiği müddetçe kadınlar konusunda başarılı olamayacaksınız ve bu tıpkı bir kısır döngü gibi devam edecek.
Yani elbette ki sadece Oyun'a odaklanarak ve kendinizi hiçbir alanda geliştirmeyerek, bir hayat amacına sahip olmadan da kadınları etkileyebilirsiniz. Ama her kadının aynı olduğunu kim iddia ediyor ? Emin olun bu zihniyetle sadece kendi seviyenizdeki kızları çekersiniz etrafınıza ve size hiçbir şey katmayacak olan ve takriben kısa süreli bir ilişkiye sahip olursunuz, o kadar.
Oysa kaliteli kadın bu durumda asla sizin yüzünüze dahi bakmaya tenezzül etmeyecektir. Eminim ki eğer ben sadece Oyun'a odaklansaydım ve kendimi geliştirip gücümü toplamasaydım eşimle asla tanışamaz ve kendime mutlu bir hayat kuramazdım.
Bir erkek olarak öncelikli hedefiniz güçlenmek, güçlenmek ve ardından tekrar güçlenmektir. Eğer siz maddi manevi gücünüzü arttırıp gelecekteki ailenizi her anlamda koruyup kollayacak seviyeye kendinizi getirmezseniz işte o zaman elbet ki bir noktada açık verecek ve yenileceksinizdir. Sonuçta kadınlar da evrimsel psikolojinin içgüdüleri ile hareket ediyorlar ve her ne kadar modern hayatımızda bu içgüdüler çok da su yüzüne çıkmıyor olsalar da aslında tüm süreci bunlar yönlendiriyorlar. Bir kadın için önemli olan şey sizin ne kadar yakışıklı ya da kendisini ne kadar tavlayabildiğiniz değil fakat kendisine ve ileride doğacak olan çocuğunuza bakabilme gücünüzün ne kadar olduğudur.
Elbette, sonuçta içgüdüler akıl sahibi değiller ve bundan dolayı sanki kadının tüm bu aradığı şeyler kendinizde varmış gibi taklit yapabilirsiniz ama emin olun ki bu da sonsuza kadar devam etmeyecek ve kadın bir noktada aslında hiç de kendinizi ona gösterdiğiniz gibi olmadığınızı anlayacak ve sizin bu mükemmel oyunculuğunuzu alkışlayıp taktir ettikten sonra size tekmeyi koyacaktır.
Hayat gerçekleri böyledir beyler.
Özellikle de genç kardeşlerimize söylüyorum; kendinize hakim olun, hayatınızın kontrolünü ele alın ve gençlik döneminizi olabilecek en ama en verimli şekilde geçirmeye odaklanın. Evet, kanınız hızlı akıyor ve etrafınızdaki tüm kızları tavlamak istiyorsunuz ama kendinize bugün hakim olup da hayatınızı yönetmeye başlamaz ve kendinizi geliştirmeye odaklanmazsanız o kızların hiçbiri size gelmeyecek. Belki bugün yüzünüze gülerler ama yarın tekmeyi yiyen de yine siz olursunuz.
Zaten siz kendinizi geliştirdiğiniz zaman kızlar da size dolaylı olarak kendiliğinden gelecekler çünkü siz kendinizi geliştirdikçe aslında aşama aşama inşa edersiniz çekici bir erkeğin sahip olduğu karakter yapısını. Bundan dolayı bir noktadan sonra artık sizin uğraşmanıza bile gerek kalmaz ve kadınlar konusunda deyim yerindeyse bir mıknatıs gibi hareket etmeye başlarsınız.
Fakat bu demek değildir ki Oyun'u öğrenmeyin ya da kadınlar konusunda nasıl daha iyi olacağınızı araştırmayın. Hayır, bu konularda da kendinizi geliştirin ama unutmayın ki sizin asıl amacınız bu değil ve odaklanmanız gereken asıl konu da bu değil. Bunun farkında olursanız her şey rayına oturacaktır.
Ve eğer Oyun'u ilk öğrendiğim zamanlardaki kendime bir öğüt verme şansım olsaydı o öğüt şu olurdu;
"Önce aynada gördüğün kişiyi, yani kendini tavla. Ötekiler zaten ardından gelecekler."
İYİ FORUMLAR!
Şansım yaver gitti ve ben de bu grubun içerisinde bulunma şansını yakaladım. Tabi o zamanlar gençtik ve bu gençliğin verdiği hevesle de Oyun'u kadınlara yaklaşım konusunda temelimiz haline getirdik.
İlk kurulan grup harika bir gruptu ve hala daha birbirimizle iletişim halinde olmaya devam ediyoruz. Tabi ki ben de dahil o gruptaki birçok kişi evlendi ve hatta bazılarının ikinci üçüncü çocukları bile doğdu.
Peki bunları neden anlatıyorum ? Derdim kendimi övmek değil ve böyle bir amacım da yok ama Oyun kavramını gerek yurtdışı gerekse de yurtiçinde öğrenmiş ve uygulamış birisi olarak bu alanda yıllarını geçirmiş kişilerin fark ettiği bir gerçeği ben de fark ettim; Oyun sadece bu sürecin ufak bir parçası. Pastaya eklenen mum, kitaba eklenen önsöz gibi...
Evet, Oyun size kadınlarla nasıl daha doğru bir şekilde iletişim kurmanızı öğretir fakat Oyun sizin "erkek" olma yolunuzu inşa edemez. Eğer bu gerçeği fark etmez ve hayat amacınızı tamamen kadınları tavlamaya adarsanız işte o zaman batarsınız. Elbette ki kadınlarla nasıl iletişim kuracağınızı bilmeniz gerekir fakat tek odak noktanız bu olursa işte o zaman pastasız mum ve kitapsız önsöz gibi olursunuz ve aslında siz bir şeyler öğrendim derken hiçbir şey öğrenmemiş ve elde edememiş olursunuz.
Bundan dolayı bu forumdaki yazılarımı okuyanlar gayet iyi bilirler ki ben size kadınları nasıl tavlamanız gerektiğini değil fakat hayatı nasıl tavlamanız gerektiğini öğretiyorum. Çünkü bunu yaparsanız kadınlar da size dolaylı olarak zaten gelecektir. Bunu birçok kere deneyimledim ve gözlemledim. Başarılı, kendinden emin, kendini bilen ve hayatta bir amacı olan bir adamdan etkilenmeyecek hiçbir kadın tanımıyorum.
Öncelikli amacınız kadınlar olmaya devam ettiği müddetçe kadınlar konusunda başarılı olamayacaksınız ve bu tıpkı bir kısır döngü gibi devam edecek.
Yani elbette ki sadece Oyun'a odaklanarak ve kendinizi hiçbir alanda geliştirmeyerek, bir hayat amacına sahip olmadan da kadınları etkileyebilirsiniz. Ama her kadının aynı olduğunu kim iddia ediyor ? Emin olun bu zihniyetle sadece kendi seviyenizdeki kızları çekersiniz etrafınıza ve size hiçbir şey katmayacak olan ve takriben kısa süreli bir ilişkiye sahip olursunuz, o kadar.
Oysa kaliteli kadın bu durumda asla sizin yüzünüze dahi bakmaya tenezzül etmeyecektir. Eminim ki eğer ben sadece Oyun'a odaklansaydım ve kendimi geliştirip gücümü toplamasaydım eşimle asla tanışamaz ve kendime mutlu bir hayat kuramazdım.
Bir erkek olarak öncelikli hedefiniz güçlenmek, güçlenmek ve ardından tekrar güçlenmektir. Eğer siz maddi manevi gücünüzü arttırıp gelecekteki ailenizi her anlamda koruyup kollayacak seviyeye kendinizi getirmezseniz işte o zaman elbet ki bir noktada açık verecek ve yenileceksinizdir. Sonuçta kadınlar da evrimsel psikolojinin içgüdüleri ile hareket ediyorlar ve her ne kadar modern hayatımızda bu içgüdüler çok da su yüzüne çıkmıyor olsalar da aslında tüm süreci bunlar yönlendiriyorlar. Bir kadın için önemli olan şey sizin ne kadar yakışıklı ya da kendisini ne kadar tavlayabildiğiniz değil fakat kendisine ve ileride doğacak olan çocuğunuza bakabilme gücünüzün ne kadar olduğudur.
Elbette, sonuçta içgüdüler akıl sahibi değiller ve bundan dolayı sanki kadının tüm bu aradığı şeyler kendinizde varmış gibi taklit yapabilirsiniz ama emin olun ki bu da sonsuza kadar devam etmeyecek ve kadın bir noktada aslında hiç de kendinizi ona gösterdiğiniz gibi olmadığınızı anlayacak ve sizin bu mükemmel oyunculuğunuzu alkışlayıp taktir ettikten sonra size tekmeyi koyacaktır.
Hayat gerçekleri böyledir beyler.
Özellikle de genç kardeşlerimize söylüyorum; kendinize hakim olun, hayatınızın kontrolünü ele alın ve gençlik döneminizi olabilecek en ama en verimli şekilde geçirmeye odaklanın. Evet, kanınız hızlı akıyor ve etrafınızdaki tüm kızları tavlamak istiyorsunuz ama kendinize bugün hakim olup da hayatınızı yönetmeye başlamaz ve kendinizi geliştirmeye odaklanmazsanız o kızların hiçbiri size gelmeyecek. Belki bugün yüzünüze gülerler ama yarın tekmeyi yiyen de yine siz olursunuz.
Zaten siz kendinizi geliştirdiğiniz zaman kızlar da size dolaylı olarak kendiliğinden gelecekler çünkü siz kendinizi geliştirdikçe aslında aşama aşama inşa edersiniz çekici bir erkeğin sahip olduğu karakter yapısını. Bundan dolayı bir noktadan sonra artık sizin uğraşmanıza bile gerek kalmaz ve kadınlar konusunda deyim yerindeyse bir mıknatıs gibi hareket etmeye başlarsınız.
Fakat bu demek değildir ki Oyun'u öğrenmeyin ya da kadınlar konusunda nasıl daha iyi olacağınızı araştırmayın. Hayır, bu konularda da kendinizi geliştirin ama unutmayın ki sizin asıl amacınız bu değil ve odaklanmanız gereken asıl konu da bu değil. Bunun farkında olursanız her şey rayına oturacaktır.
Ve eğer Oyun'u ilk öğrendiğim zamanlardaki kendime bir öğüt verme şansım olsaydı o öğüt şu olurdu;
"Önce aynada gördüğün kişiyi, yani kendini tavla. Ötekiler zaten ardından gelecekler."
İYİ FORUMLAR!
Son düzenleme: