Alfaloji Forum

Sitemizde şu anda bakım yapılmaktadır. Üyelik istekleri ve konular bakım sonrasında onaylanacaktır.

Neden Dünyanın En Değerli İnsanı Benim?

çok tokezlersin kanka ben soyleyim ben böyleyim dersen hayat sana göre ilerlemiyor ama ilişki konusunda doğru demisin.
 
Çekici Erkeğin Karanlık Dünyası kitabından hoş bir alıntı.

Arkadaşlar, güçlü bir yaşam sürmenin yolu tüm duygulardan arınmaktır.

Duygular ile hareket ederseniz büyük ihtimalle takıntılı olursunuz.

Bu sözler doğrudur ama manık çerçevesinde düşünüp uygulamanız gerekiyor.

"Evet lan ben çok değerliyim" diye doğrudan triplere girerseniz hastalık boyutunda "Egolu" olabilirsiniz.

Hayatınıza çeki düzen verin :)
 
Duruma göre değişir bunlar kendine çok güveniyorsan şunu dene
Bir kızla konuşmaya başlamadan önce kızı analiz bile etmeden yanına git senin hakkında en çok ilgimi çeken veya fark ettiğim şey... diye gir konuşmaya başlarken bilinçaltına otoriter bir tavırla bilmediğini biliyorum de ve sonuçları gör kızın gözünde erkeklerin %90 ından farklı olacaksın kendine güvenen bir adamın bir kıza iltifat etmesi farklıdır ilgi isteyen umutsuz muhtaç averaj bir adamın iltifat etmesi farklıdır unutma
hocam tesekkurler aklimda bulunsun ama ben daha cok direkt acilislara onem veriyorum. konusma, diksiyon vs. iyi titreme yok kasilma yok sohbet tikanmasi yok ama direct acilislar daha iyi sanki. ben onu kastetmistim
 
Çekici Erkeğin Karanlık Dünyası kitabından hoş bir alıntı.

Arkadaşlar, güçlü bir yaşam sürmenin yolu tüm duygulardan arınmaktır.

Duygular ile hareket ederseniz büyük ihtimalle takıntılı olursunuz.

Bu sözler doğrudur ama manık çerçevesinde düşünüp uygulamanız gerekiyor.

"Evet lan ben çok değerliyim" diye doğrudan triplere girerseniz hastalık boyutunda "Egolu" olabilirsiniz.

Hayatınıza çeki düzen verin :)

Duygularını bastıramazsın, duygularınla pazarlık yapabilirsin. Duygularını bastırmaya çalışan insan bir gün bir yerden patlak verecektir emin olun. Bu durumu daha detaylı öğrenmek isterseniz Mark Manson "Her şey boktan" kitabını öneririm.
 
Duygularını bastıramazsın, duygularınla pazarlık yapabilirsin. Duygularını bastırmaya çalışan insan bir gün bir yerden patlak verecektir emin olun. Bu durumu daha detaylı öğrenmek isterseniz Mark Manson "Her şey boktan" kitabını öneririm.
Kendimi net ifade edememiş olabilirim, duygular farklıdır ama vereceğimiz değerler net bir şekilde ortadadır.

Bir insanın hareketleri hoşuna gidiyorsa yakın olmak istersin bu duygudur.
Bir kız güzelse ona karşı çekim hissedersin bu da duygudur, ama bunları daha mantıklı şekilde düşünebilirsin.

Yani her şeye anlam yüklememeyi anlatmaya çalışıyorum.
 
Bu dünyada “uyuz, gıcık ve ukala” laflarını o kadar çok duyuyorum ki artık bir kız bana bunlardan birisini söylemeyince bir şeyleri eksik yaptığımı düşünüyorum. Ukalayım, gıcığım ve uyuzum bunda tamamen hemfikiriz kızlarla, haksız değiller. Dürüst olarak bu sıfatları kendime layık görüyorum çünkü hak ediyorum. Kendimi beğenmiş birisiyim çünkü bu dünyada benden daha değerli bir kişi bile yok. Eğer senden daha değerli birisini tanıyorum diyorsanız gelin karşıma koyun, konuşalım. Ne türlü ikna etmeye çalışırsanız çalışın daima en değerli kişi ben olacağım.

Eleştirilmekten nefret ederim ben. Çok şişman veya çok zayıf olabilirim. Belki saçlarım dökülmüştür ya da kamburum çıkmıştır… Yapacak bir şey yok herhangi bir konuda eleştiri alırsam direk karşılığını veririm hiç beklemeden. Çünkü iyi veya kötü, sahip olduğum tek beden ve ruh şuanda sahip olduklarımdır. Bunu değiştirme şansım, geri verme ihtimalim yok. Bu suratı bir ömür boyu taşıyacağım. Bu kollar benim işimi görecek ömür boyu. Bu bacaklar beni yıllarca üstlerinde taşıyacaklar. Söyleyin bana hanginizin arkadaşı veya ailesi sizi bir ömür boyu sızlanmadan sırtında taşır? Hiç kimse! O yüzden bu dünyada güvenebileceğim tek kişi kendimim. Eğer başka şansın yoksa şükretmesini bileceksiniz. Minnet duyun bedeninize çünkü bir ömür boyu sizinle beraber kalacak. Ruhunuza şükredin çünkü sizi canlı tutacak.

Bu dünyaya hepimiz yalnız geldik. Kontrolünün tamamen bize ait olduğu bir bedeni kullanıyoruz. Etrafınızdaki her şey gelip geçicidir. Aileniz, dostunuz, sevgiliniz, karınız ve çocuklarınız… Hepsi bir gün sizi bırakacaklardır. Asla ayrılmayacağım diyenler dünyanın en büyük yalancılarıdır çünkü ilişkiyi bitirmeseler bile bir gün ölüm ayıracaktır onları. Aynı mezara gömülen iki kişi yoktur. Aynı anda ölen iki kişi yoktur. Herkes farklı zamanlarda ölürler ve ölümle beraber ayrılırlar. Ama sizin doğumunuzdan ölümünüze kadar hiçbir gün ihanet etmeden sürekli yanınızda kalacak tek şey bedeninizdir. Ona ihanet etmeyin ve sizin yanınızda iki üç gün duracak cinslere asla kendinizden fazla değer vermeyin. Tamam, birilerini çok seversiniz anlarım ama onun da sizi çok seveceğini asla garanti edemezsiniz. Sebepsiz yere vedalaşmadan defolup gidebilirler sizden uzaklara. O gittiğinde verdiğiniz onca değer ve harcadığınız zaman neye yarayacak peki? Kafanızda gerçek mi yoksa rüya mı olduğunu ayırt edemediğiniz bir hayale dönüşecek her şey. Etraftaki insanların gerçek olduklarını bile asla iddia edemezsiniz. Gerçek olduğundan emin olabileceğiniz tek birisi varsa o da yine sizsinizdir.

Değer meselesi ilişkinin başından sonuna kadar var olacak bir sorundur. Birçoğumuz kız mı daha değerli yoksa biz mi karar veremeyiz. Genelde bu kararsızlık sorunu; kızı daha değerli bulmakla sonuçlanır. O yüzden utangaç bir tavır takınırız ve kızın bizi sevmesi için dua ederiz çünkü kız bizden daha üstün! Onun takdirini kazanmak zorundayız, onun ilgisini çekip eğlendirmeliyiz. Masaya otururken sandalyesini tutarız, sonunda da hesabın bize girmesine müsaade ederiz. Kızlar büyük saygıyı hak ediyorlar. Kız ne isterse o olmalı. Kız sizin istediğini cafeye gitmek istemiyor mu? Tamam, o zaman kızın istediği bir yere gideriz ve sonunda da kızdan tekmeyi yeriz bizden daha sevimsiz bir erkek için.
Bir kızla tanışmadan önce de en mükemmel anı bekleriz. Çünkü kız inanılmaz değerli, her an üzerimize yıldırım yollayıp bizi çarpabilir dikkat edin. En ufak bir hata hayatımızın son bulmasına neden olabilir! O yüzden en doğru anda en doğru cümleleri bulmak için beynimizi yorarız çünkü kızın bizden daha değerli olduğuna inanırız. Kızı etkilemek için yapılan sihir, kart oyunları, enstrüman çalmalar da bu yüzden gelir. Bir de en kötü grup vardır ki bu grubu zenginler oluşturur. Değer farkını parayla kapatmak için para saçarlar. Eğer parayla kızı etkilemek istiyorsan eskort tut. Hiç değilse amacına %100 ulaşırsın ve herhangi bir karşı çıkmayla karşılaşmazsın…

Tüm bu saçma düşüncelerinizi unutun. Biz kızları memnun etmek için değil, kızlar bizi memnun etmeleri için gönderildiler dünyaya. Son yıllarda çeşitli propagandalar ve görüşler sayesinde kızlar tabii ki olmadıkları bir cinsiyetin kalıplarında davranmaya başladılar. Seçici olmaya başladılar… Eskiden kızlar satılıyordu para karşılığı! Ama şimdi zengin dahi olsan paranı yiyip çekip gidiyorlar. Toplumda kadının değeri çok arttı. Her türlü kolaylık onlara sağlanıyor. Bu yüzden çağımızın erkekleri kızları kendilerinden daha üstün görüyorlar.

Gözlerinizi açın, hiçbir kız bir erkekten daha üstün değil. Üstün olan erkeklerdir. Dinde bile kadın, Âdem’in bel kemiğinden yaratılmıştır. Hammaddesi bel kemiğimiz olan bir türü bu kadar üstün görmek neden? Üremede dahi kadının görevi yavruyu taşımak… O yavruyu yaratan tohumların sahibi bizleriz. Bizler yaratıyoruz. Gerçek saygıyı biz hak ediyoruz. Vajina sanıldığı kadar da değerli bir şey değildir. Karanlıkta nerede olduğunu anlayamazsınız bile. Bulmak için 2 dakika yoklarsınız. Ama bir çük anında kavranır ve bu yüzden kadınlar çok şanslılar…

Bir ilişkide yerinizi daima belirleyin. Seçen tarafta olun seçilen değil. Ne kadar değerli olduğunuzu fark edin ve çerçevenizi şekillendirin. Bir kızla konuşurken içten içe “ben buradaki en değerli insanım ve ben seni seçiyorum” deyin. Otoriter bir havanız olacaktır eğer bu bakış açısını hakkıyla yaşamaya başlarsanız. Otoriter erkek de önceki konularda söylediğim gibi çekicidir.

Bir kızla konuşmaktaki amacınızı iyi düşünün. Onunla arkadaş mı olmak istiyorsunuz, sevgili mi yoksa düzenli seks arkadaşlığı mı? Bunu belirleyin ve konuşmanızı ona göre yapın. Arkadaş olmak istediğinize arkadaşça, sevgiliye aşkla, seks arkadaşlığına ise cinsel içerikli bir muhabbetle yaklaşın. Korkmayın, söylemekten çekinmeyin gerçek niyetinizi. Tabii ki yasaları ihlal etmeyecek biçimde ve karşı tarafa saygıdan ödün vermeden niyetinizi belli edin. Yoksa siz sevgili olmak istediğiniz bir kıza en baştan arkadaş gibi yaklaşırsanız sizi kafasında arkadaş olarak görecektir. Sizi sokacağı kalıp o olacaktır. Dikkatli olun ve erkekliğinize ihanet etmeyin. Bir kızla ilgileniyorsanız ona bunu belli edin ki zaman kaybı yaşanmasın. Çünkü size ait olan her şey değerlidir. Zamanınızı bir kızın arkadaşı olmak için harcamayın. Zamanınıza önce siz saygı gösterin sonra başkasından saygı bekleyin. En baştan sizinle birlikte olmaya hiç gönlü olmayan bir kıza harcayacağınız zamanı dışarıda sizinle birlikte olmak isteyen kızlara harcayın. Onlardan bir sürü var. Hayat sadece birisinin peşinden koşmak için çok kısa. Dışarısı onlarla dolu; her yerdeler. Kendinizi sevin, kendinizi beğenin ve saygı bekleyin. İnsanların sizin yanınızda nasıl davranıp nasıl davranamayacaklarını önceden belirleyin ki sonra saygısızlık yapacakları zaman iki kere düşünsünler bunları.

Benim dünyam da en az benim kadar değerlidir. Bir kız sizinle birlikte olduğu zaman sizin dünyanızda da yaşamaya karar vermiş demektir. Çekici bir hayat tarzı oluşturduktan sonra kızları oraya davet etmelisiniz. Ben kendi dünyama orman diyorum. Biz kızla ilişkimiz yeni başladığı zaman da her zaman “ormanıma hoş geldin” derim. Çünkü ben bir kızın dünyasında yaşamam. Kızın arkadaşlarına kendimi beğendirmek zorunda değilim. Kızın takıldığı yerlerde takılmak istemem.

Benim dünyamda benim istediğim şeyler yapılacaktır çünkü benim hayatım daima kızlarınkinden daha eğlencelidir. En azından içinde ben varım ve gayet eğlenceli bir insanım. O yüzden kız dünyama girmek zorundadır. Çünkü ben kimsenin misafiri olmam. Kimse beni bir yerden kovamaz. Ben insanları kovarım çünkü benim ormanımda kuralları ben koyarım ve bu kurallar müzakereye açık değildir. Kesin ve net olarak her şey belirlenmiştir.

Benim dünyama giriş çıkış serbesttir. Değerli bir yerdir bu yüzden bencillik yapmam asla. İsteyen girer isteyen de çıkar. Kurallara uymayanlar tabii ki zorla çıkarılırlar… Tabii ki her dediğim de olmak zorunda değildir. Mesela benim fikrimden daha ilgi çekici bir fikir atmıştır ortaya karşımdaki, o zaman pekâlâ uyarım ben o fikre. Ancak genel hatlarıyla dünyanın sınırları benim duvarlarım ile örülüdür…
Güzel Yazı
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst