- Katılım
- 18 Nisan 2020
- Mesajlar
- 17
- Tepkime puanı
- 35
- Yaş
- 25
- Şehir
- Tokat
Evet arkadaşlar kaldığımız yerden tam gaz devam ediyoruz. Bugün psikolojik analizlerden ve hayatımızın kontrolünü ele almaktan bahsedeceğim. Hayatta herkesin yaşadığı sıkıntılar ve düşünce yapıları farklı. Kimimiz ailesel sıkıntılar, kimimiz maddi sıkıntılar çekiyoruz. Bu bir gerçek. Dün bazı arkadaşlardan yorum aldım ve aklımda da olan kurban psikolojisi, şemalar ve toksik ailelerden bahsedeceğim. Evet, yaradılış olarak sosyal bir canlıyız ve çevremizden etkileniyoruz. “En çok vakit geçirdiğin 5 kişinin ortalamasısın” veya “Üzüm üzüme baka baka kararır.” Diye boşuna dememiş saygıdeğer atalarımız. Bir çocuk bulunduğu kültürün gerektirdiği şekilde yetiştirilir. Bununla birlikte daha bilincimiz bile açık değilken bir bebek olarak anne babamızı taklit ederiz ve rol model olarak alırız. O yüzden maskülenlik ve erkeklik konularında rol model alınacak baba veya erkek bulamama sıkıntısından bahsedilir.
Edindiğimiz tecrübeler ve çocukluktan getirdiklerimiz bizim gerçekliğimiz olan ve adı “şema” olarak ifade edilen bir döngüye bağlı. Bu kavram psikolojide otomatik pilot olan davranışlarımızı yani önceden yaşanılan tecrübeler ve anne babanın bizim hakkımızda söyledikleri bizim gerçekliğimiz oluyor, bunlarla hayatımıza yön veriyoruz. İç sesimiz, düşüncelerimiz ve davranışlarımız bunların sonucudur. Toksik bir aileden geliyorsak ve anne babamız bu rekabet dünyasında sürekli başkalarıyla kıyaslıyorsa evet etkilenmek mümkün ama aklın yerindeyse mantıklı şekilde değerlendirip yapıp yapmamak senin elinde. Evet hayat boyunca çeşitli ezilmelere, zorbalıklara ve psikolojik şiddete maruz kalmış olabiliriz, evet dünya adil bir yer değil ama bunları söyleyip şikayet etmek bizi bir yere getirmiyor. Hayat yolculuğunda ben de dahil kimsenin sizin hayatınızdaki her şeye karışmasına müsaade etmeyin. Herkes için hayatın anlamı farklıdır. Hayatın anlamını buldum diyenleri dinleyin ama olduğu gibi kabul etmeyin. Bunu söyleyen ya cahildir ya sizi etkileyip sizden para koparmaya çalışan dolandırıcıdır. Toksik ailelere gelirsek, size kendinizi güvensiz hissettirme, eleştirel davranma (daima olumsuz ve aşırı), zehirli şakalar (zaaflarınız üzerinden), negatif duyguları gösterdiğinizde sizi suçlama, kontrol etme isteği, değersiz hissettirme ve yok sayma gibi davranışları görüyorsanız evet toksik bir ilişkiniz var. Ama bu ailenizi karşınıza alacağınız anlamına gelmiyor. Yaşadıkları ve ailesinin üstündeki baskısı onu zorba bir insan yapmış olabilir evet zorba bir insanla bir arada bulunmak zordur ve çoğu insan çocukluğunda zorbalığa maruz kalmıştır bunu yok sayamayız. Zorbalıktan kurtulmanın en iyi yolu duygusal olarak güçlü olmak ve ilişkiyi minimize etmeye veya bitirmekle çözülür. Ama ailede ilişkiyi bitirmek çok daha zor bir ilişkiye ne kadar duygusal bağ verirsen o bağı koparmak o kadar zordur. Çünkü o kişi en derin duygularınızı ve zaaflarınızı bilir. Size önerim kendinizi bu kurban psikolojisine ve şemasına sokmamak.
“Zaten hep beni bulur.
Ne zaman bir şeye başlasam hep bir aksilik çıkar!
Zaten bende şans yoktur.
Tüm dünya bana karşı!
Hayır, bu benim hatam değil, o kişi öyle yaptığı için benim de sonucum bu oldu.
Neden kimse beni anlamıyor?”
Bu cümleler tanıdık geldi mi? Bu cümleler kurmadan bir şekilde beyninizi bu kalıplardan uzaklaştırmalı ve iyi hissetmenin, sevdiğiniz işi yapmanın yolunu bulmalısınız. Çünkü düşünceler, davranışları, davranışlar karakteri oluşturur. Düşüncelerinizi olmak istediğiniz kişi olacak şekilde değiştirin tabi ki abartmadan hedefleyerek ve bu yolda adım adım ilerleyin. Yazı sonunda size kitap önerisi de vereceğim. Peki ailem toksikse ne yapmalıyım? Evet her yerde yazılıyor spor yap, kitap oku, meditasyon yap vs. diye bunu sistematik ve disiplinli şekilde amaca uygun olarak kullanmak mümkün. Bunlar ne için gerekli dünyadan ve kalabalıktan bir anlığına kendini sıyırmak ve kendi hayatına farkında olarak devam etmek. Hayatının kontrolünü eline alman gerek ve kaybolan veya yıkılan özgüvenini toparlaman gerek. Kendini tanırsan, zayıf yanlarına odaklanmak yerine güçlendirirsen inan bana hayatında çok güzel şeyler de olacak güzel insan hayattan keyif almak isteyen insan doğa öten o kuş sesinden, yağmur kokusundan, ığıl ığıl akan ırmaktan, serin serin esen rüzgardan bile zevk alır. Hayatının anlamı ne bunu sor kendine? Ve kendine hedef koy.
Özgüven artıp azalabilen bir şey ve temelde başarıyla besleniyor. Spor sana sağlıklı yönden dopamin salgılatır, hormonlarını ideal seviyeye sokar ve enerjin pozitif şekle evrilir. Ayrıca aynadaki görüntünü beğendiğinde üstündeki kıyafetler yakıştığında kendinle gurur duyacaksın neden çünkü kendi görüntünü beğendin. Sen kendine saygı duymazsan kimse duymaz. Olumsuz konuşmalar seni düşürmek içinse umursama. Kitap oku öğren ama sadece okumakla kalma uygula. Meditasyon yap kendi iç sesini dinle farkında ol kendinin. Sabahları erken yat erken kalk eğer biyolojik saatinin bilir buna riayet edersen hem kaliteli uyku uyumuş, güne enerjik başlamış hem de hormon salınım dengeli olduğundan günün daha verimli geçer. Kendini zor durumlara bırak her şeye duygusal tepki verme kimseyi değiştirmeye çalışma kendini değiştir. Eğer ki ailen sana nefes aldırmıyorsa o zaman yapacağın şeyi biliyorsun, hedeflerin doğrultusunda ilerle, zaten ekonomik bağımsızlığını eline alınca veya bir şekilde üniversiteye gidince maruz kalmayacaksın bu tür psikolojik şiddetlere aile içinde. Güçlü kal güzel insan, eğer hayatının bir noktasına dokunabildiysem ne mutlu bana hadi kal sağlıcakla.
Edindiğimiz tecrübeler ve çocukluktan getirdiklerimiz bizim gerçekliğimiz olan ve adı “şema” olarak ifade edilen bir döngüye bağlı. Bu kavram psikolojide otomatik pilot olan davranışlarımızı yani önceden yaşanılan tecrübeler ve anne babanın bizim hakkımızda söyledikleri bizim gerçekliğimiz oluyor, bunlarla hayatımıza yön veriyoruz. İç sesimiz, düşüncelerimiz ve davranışlarımız bunların sonucudur. Toksik bir aileden geliyorsak ve anne babamız bu rekabet dünyasında sürekli başkalarıyla kıyaslıyorsa evet etkilenmek mümkün ama aklın yerindeyse mantıklı şekilde değerlendirip yapıp yapmamak senin elinde. Evet hayat boyunca çeşitli ezilmelere, zorbalıklara ve psikolojik şiddete maruz kalmış olabiliriz, evet dünya adil bir yer değil ama bunları söyleyip şikayet etmek bizi bir yere getirmiyor. Hayat yolculuğunda ben de dahil kimsenin sizin hayatınızdaki her şeye karışmasına müsaade etmeyin. Herkes için hayatın anlamı farklıdır. Hayatın anlamını buldum diyenleri dinleyin ama olduğu gibi kabul etmeyin. Bunu söyleyen ya cahildir ya sizi etkileyip sizden para koparmaya çalışan dolandırıcıdır. Toksik ailelere gelirsek, size kendinizi güvensiz hissettirme, eleştirel davranma (daima olumsuz ve aşırı), zehirli şakalar (zaaflarınız üzerinden), negatif duyguları gösterdiğinizde sizi suçlama, kontrol etme isteği, değersiz hissettirme ve yok sayma gibi davranışları görüyorsanız evet toksik bir ilişkiniz var. Ama bu ailenizi karşınıza alacağınız anlamına gelmiyor. Yaşadıkları ve ailesinin üstündeki baskısı onu zorba bir insan yapmış olabilir evet zorba bir insanla bir arada bulunmak zordur ve çoğu insan çocukluğunda zorbalığa maruz kalmıştır bunu yok sayamayız. Zorbalıktan kurtulmanın en iyi yolu duygusal olarak güçlü olmak ve ilişkiyi minimize etmeye veya bitirmekle çözülür. Ama ailede ilişkiyi bitirmek çok daha zor bir ilişkiye ne kadar duygusal bağ verirsen o bağı koparmak o kadar zordur. Çünkü o kişi en derin duygularınızı ve zaaflarınızı bilir. Size önerim kendinizi bu kurban psikolojisine ve şemasına sokmamak.
“Zaten hep beni bulur.
Ne zaman bir şeye başlasam hep bir aksilik çıkar!
Zaten bende şans yoktur.
Tüm dünya bana karşı!
Hayır, bu benim hatam değil, o kişi öyle yaptığı için benim de sonucum bu oldu.
Neden kimse beni anlamıyor?”
Bu cümleler tanıdık geldi mi? Bu cümleler kurmadan bir şekilde beyninizi bu kalıplardan uzaklaştırmalı ve iyi hissetmenin, sevdiğiniz işi yapmanın yolunu bulmalısınız. Çünkü düşünceler, davranışları, davranışlar karakteri oluşturur. Düşüncelerinizi olmak istediğiniz kişi olacak şekilde değiştirin tabi ki abartmadan hedefleyerek ve bu yolda adım adım ilerleyin. Yazı sonunda size kitap önerisi de vereceğim. Peki ailem toksikse ne yapmalıyım? Evet her yerde yazılıyor spor yap, kitap oku, meditasyon yap vs. diye bunu sistematik ve disiplinli şekilde amaca uygun olarak kullanmak mümkün. Bunlar ne için gerekli dünyadan ve kalabalıktan bir anlığına kendini sıyırmak ve kendi hayatına farkında olarak devam etmek. Hayatının kontrolünü eline alman gerek ve kaybolan veya yıkılan özgüvenini toparlaman gerek. Kendini tanırsan, zayıf yanlarına odaklanmak yerine güçlendirirsen inan bana hayatında çok güzel şeyler de olacak güzel insan hayattan keyif almak isteyen insan doğa öten o kuş sesinden, yağmur kokusundan, ığıl ığıl akan ırmaktan, serin serin esen rüzgardan bile zevk alır. Hayatının anlamı ne bunu sor kendine? Ve kendine hedef koy.
Özgüven artıp azalabilen bir şey ve temelde başarıyla besleniyor. Spor sana sağlıklı yönden dopamin salgılatır, hormonlarını ideal seviyeye sokar ve enerjin pozitif şekle evrilir. Ayrıca aynadaki görüntünü beğendiğinde üstündeki kıyafetler yakıştığında kendinle gurur duyacaksın neden çünkü kendi görüntünü beğendin. Sen kendine saygı duymazsan kimse duymaz. Olumsuz konuşmalar seni düşürmek içinse umursama. Kitap oku öğren ama sadece okumakla kalma uygula. Meditasyon yap kendi iç sesini dinle farkında ol kendinin. Sabahları erken yat erken kalk eğer biyolojik saatinin bilir buna riayet edersen hem kaliteli uyku uyumuş, güne enerjik başlamış hem de hormon salınım dengeli olduğundan günün daha verimli geçer. Kendini zor durumlara bırak her şeye duygusal tepki verme kimseyi değiştirmeye çalışma kendini değiştir. Eğer ki ailen sana nefes aldırmıyorsa o zaman yapacağın şeyi biliyorsun, hedeflerin doğrultusunda ilerle, zaten ekonomik bağımsızlığını eline alınca veya bir şekilde üniversiteye gidince maruz kalmayacaksın bu tür psikolojik şiddetlere aile içinde. Güçlü kal güzel insan, eğer hayatının bir noktasına dokunabildiysem ne mutlu bana hadi kal sağlıcakla.
