Şurada bir anlaşalım, kadınlar korkaktır.

Yani, bir kadının size karşı bir açılış yapmasını beklemek, olta kullanmadan balığın sepetinize zıplamasını beklemek gibidir.

Bu örnek üzerinden gidelim, yürüme davetiyesi dediğimiz mevzu balığın oltayı "tıklatması" olur. Yani başlama düdüğü, yani çan sesi...
Bir kadın, pazar değeri arttıkça bu davetiyeyi daha kısa ve belirgin keser. Zira hamsi ile somon bir değilse, bütün kadınlar da farklı farklı değerde. Öteki taraftan, kadınların "ay bu erkekle kesişiyoruz ama ya gider ve benimle konuşmazsa?" diye bir derdi yoktur. Yani işinizi kolaylaştırmayacaklar. Neticede günün sonunda -eğer tutabilirsen- o balıklar karnını doyuracak olan sensin. O da içgüdüsel olarak bunun farkında ve "kolay lokma" korkusundan dolayı direnebildiği kadar akıntının tersine yüzecek.

İşareti aldın, kadın "hadi bakalım, ne yapacak?" konumunda hareketini bekliyor. İşte tam bu anda bilmen gerekiyor ki, 10-15 saniyelik "all or nothing" dediğimiz seks ve "ya tatlı çocuk ama işte" arasındaki ince çizgide yürümeye başlıyorsun.

Reminder: Kadınlar çok çok çok zorda kalmadığı sürece tatlı çocuklara bal vermezler ;p

Nasıl ki sen kendi kafandaki tinder benzeri algoritmanda "bu kadın fuckable, bu kadın hangoutable ve bu kadın not fuckable" diyebiliyorsan o kadın da kendi içinde bunun yüzlerce kat gelişmiş halini kodluyor ve bum, aksiyon zamanı.

Bizim için her ne kadar dış görünüş bu algoritmada önemli bir unsur olarak karşıya çıkıyorsa, onlar için de atraksiyon önemlidir. Keza senin sahip olduğun özellikler (boy, kas, postür, giyim-kuşam) yanıltıcı olabilir, bunun farkında. Eh peki nasıl köprüyü kurabiliriz bu durumda? Bum: Konuşmak.

Konuşmak, ortamda gizli fakat kırılmaz bir otorite kurmak insanın ne kadar "silver-tongue" olduğuna, espritüel zekasına ve ince noktalardan vurmasına bağlıdır. O yüzden acemi dostlarıma ilk avlarında avı ile bireysel kalabileceği yerleri öneririm. Keza, bir yer ne kadar kalabalıklaşırsa o kadar kişiyi bir arada tutmak o kadar zorlaşır.

Tamam, hadi diyelim ağzın laf yaptı ve Normandiya Çıkartması başarıyla devam ediyor. (Buraya kadar geldiysen, Mahmut Abi'nin "bana bakıyordu ama yanına gittiğimde soğuktu. Önce ilgi çekip sonra geri mi çekiliyor") diye tabir ettiği aşamayı geçmişsin demektir, tebrikler asker.

Reminder 2-3: Kadınlar, sizin ona attığınız en ufak bakışın bile farkında olan psikopat canlılardır. Onunlar göz göze gelirseniz, ya da baktığınızı sezerse geçmiş olsun. 15 "fuckable" saniyeniz başladı.

Kadınlar alt-psikolojik olarak sığınmaya muhtaç canlılardır. Hele ki Türkiye'de ortalamanın biraz üstü bir kadın bu kadar abazanın içinde iş yapacağını bilir. O yüzden tekrar hatırlatmakta fayda var: O SİZE AÇILIŞ YAPMAYACAK.

Sıra geldi bağlamaya...

BEDEN DİLİ: Çok önemli. Kendinden emin ol, yavaş hareket et -ama hantal olma- ve ağırbaşlı ol. Bu zamanla benliğe işleyecek ve kalıcı olacaktır.
KONUŞMA: Kalın, kendinden emin ve gür bir sesle.
DURUŞ: Dik duruş, eğilmek yok.

Bu yazı, benim tarafımdan kolaylaştırılan ve sadeleştirilen, "101" niteliğinde bir başlangıç yazısıdır. Kaynak ve devamı için;
Yürüme Davetiyesi - Erkek Adam

Saglam bir yazi olmus fakat balik oltayi titretmezse ne yapacaksin , isaret almadigin halde bakmak tacize giriyor bence , bi de muhtac izlenimi veriyor

good sire' Alıntı:

Saglam bir yazi olmus fakat balik oltayi titretmezse ne yapacaksin , isaret almadigin halde bakmak tacize giriyor bence , bi de muhtac izlenimi veriyor

Genişletmek için tıkla ...

Sevgili good sire;
Bir kadın ile kesişmek farklı bir şey, Anadolu'dan gelme doblosunu satmış bir dayı gibi bakmak farklı bir şey. Eminim ki sen de düşününce farkını anlayacaksın.

Ayrıca, amatör bir balıkçı olarak söylemeliyim ki ilk başta oltaya gelen balıkları kaçırırdım, fakat engin denizlere açıldıkça sezgilerim gelişti ve şu anda direkt misina kullanıyorum.

Aslına bakarsan, kadınlar ve balıklar birbirine çok benzer

Saygı ve sevgilerimle.